Erken dönem Mu’tezile kelâmcılarından biri olan Ebû Ca’fer Muhammed b. Abdullah el-İskâfî, (ö.240/854) kelâm ilmi ile ilgili sahip olduğu bilgi birikimini kullanarak İslam inanç ilkelerini daha çok akli ilkelerle savunmuştur. Mu’tezilenin genel metoduna uygun olarak tevhid, zat sıfat ilişkisi, halku’l-Kur’an, adalet, hüsün ve kubuh gibi konuları teşbihten uzak tenzihi önceleyen bir bakış açısıyla açıklamaya çalışmıştır. Allah’ın varlığını akli olarak ispat etmek amacıyla âlemin bütün unsurlarıyla hâdis olduğunu savunmuştur. Ayrıca yaşadığı dönemde sosyal bir problem olan imâmet konusu ile ilgili daha faziletli imâm varken faziletli olanın imâm olmasını meşru görerek Şia ile diğer Müslümanlar arasındaki bu sorunu çözmeye çalışmıştır. Makalede müellifin ilahiyat ve âlem ile ilgili görüşleri daha çok klasik kelâm kaynaklarından, imâmet ile ilgili düşünceleri ise müellifin eserlerinden faydalanılarak tespit edilmeye çalışılmıştır. Çalışmamız, İslam düşüncesinin teşekkül döneminde İslam inancını savunan kelâmcıların görüşlerini dönemin şartları gözetilerek tarafsız bir şekilde ortaya koymayı hedeflemektedir. Bilindiği gibi İslam kelâmının oluşumuna katkı sunan ilk dönem kelâmcılarının yazdığı eserlerin büyük bir kısmı günümüze ulaşmamıştır. İslam kelâmının hangi şartlarda oluştuğu ve şekillendiğinin doğru bir şekilde öğrenilmesi açısından erken dönem kelâmcılarının görüşlerinin bilinmesi önem arz etmektedir.
One of the early era Mu’tezile theologians, Abû Ja’fer Muhammad bin Abdallâh al-İskâfî (death.240/854) has supported Islamic belief principals rather with rational principals by using his knowledge and wisdom about kalâm. In accordance with Mu’tezile’s general method, he has tried to explain things like tawhid, person and adjective relation, Koran’s people, justice and goodness and evil with a perspective that is far from comparison and prioritizes exclusion. With an aim to rationally prove Allah’s existence, he has supported that the whole universe is a hadith. He has also tried to solve the social problem of leadership in his era by regarding that it is appropriate that a virtuous imam could become a leader while there is a more virtuous one and by this, he has tried to solve the problem between the Shiah and other Muslims. In this article we have tried to determine the author’s opinions about theology and universe in rather classical kalâm sources and his opinions about leadership in his own works. We have aimed to objectively put forward opinions of theologians that supported the Islam belief in the era that Islam was getting its texture by regarding the era’s conditions in our study. As known, most of the works of the first era theologians who have contributed Islamic theologian’s formation have not reached today. It is important to know early era theologian’s opinions in order to learn under which conditions and how Islamic theology got formed.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Religious Studies |
Journal Section | Articles |
Authors | |
Publication Date | December 31, 2020 |
Submission Date | September 12, 2020 |
Acceptance Date | November 12, 2020 |
Published in Issue | Year 2020 Volume: 6 Issue: 2 |