Amaç: Bu çalışmada birincil olarak ailelerin çocukluk çağı hipertansiyonu konusundaki bilgi düzeyleri, algı ve tutumlarını değerlendirmeyi amaçladık. İkincil olarak ise çocukluk çağı hipertansiyonu bilgi ve farkındalığını oluşturmada etkili olan kaynakları belirlemeye çalıştık.
Gereç ve Yöntemler: Araştırmamız 15 Ocak-15 Haziran 2018 tarihleri arasında hastanemiz Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları polikliniklerine başvuran ailelerle gönüllülük esas alınarak, yüz yüze anket çalışması şeklinde gerçekleştirildi.
Bulgular: Çalışmaya yaş ortalaması 37.6 ± 9.5 yıl olan 736 (%75.1) kadın, 244 (%24.9) erkek toplam 980 kişi dahil edildi. Katılımcıların %55’inin çocukluk çağında hipertansiyon olabilir mi sorusuna evet cevabı verdiği saptandı. Hipertansiyon ile ilişkili 8 bilgi sorusuna ise katılımcılar tarafından verilen doğru cevapların ortanca değerinin 5 olduğu tespit edildiİl merkezinde yaşama, sağlık çalışanı olma, gelir seviyesinin 5001 TL ve üzeri olması, üniversite mezunu olma, ailesinde veya yakınlarında hipertansiyon varlığı, daha önce tansiyon ölçtürme durumu ile katılımcıların cevapladıkları doğru soru sayısı arasında anlamlı ilişki saptandı. Katılımcıların bilgi edinme kaynakları açısından değerlendirildiğinde aile hekimlerinin katkısının %17 ile %31 arasında değiştiği saptandı.
Sonuç: Bu çalışmada çocukluk çağı hipertansiyonu konusunda ailelerin bilgi düzeylerinin orta-düşük düzeyde olduğu saptanmıştır. Bireylerin eğitim düzeyleri arttıkça genel olarak bilgi düzeylerinin de arttığı tespit edilmiştir. Ülkemizde önemli bir halk sağlığı sorunu olan hipertansiyonun çocukluk çağında da giderek yaygınlaştığı ve erişkin döneme yansıyan morbiditesi olduğu göz önüne alındığında; toplumca kabul görmüş ve uygulanabilir toplum tabanlı koruma ve eğitim projelerine ihtiyaç olduğu ortaya çıkmaktadır. Toplumun bilgilendirilmesi noktasında son derece önemli role sahip olan aile hekimlerinin bu noktada en etkin, ulaşılabilir, bilimsel ve güncel bilgileri sunabilecekleri düşünülmektedir
BULUNMAMAKTADIR
BULUNMAMAKTADIR
Objective: This study is carried out to evaluate the knowledge levels, perceptions and attitudes of families about childhood hypertension and to identify the sources that are effective in creating knowledge and awareness of childhood hypertension.
Material and Methods: This cross-sectional study was carried out with the families of children who applied to our children hospitals’ outpatient clinics between January 15, 2018 and June 15, 2018.
Results: The participants who live in the city center compared to those living in other places (p = 0.002); health professionals compared to other occupational groups (p <0.001); those with an income level of 5001 TL and above, compared to other income levels (p <0.001); university graduates compared to other education categories (p <0.001); those who had high blood pressure in their family or relatives compared to others (p = 0.015) and participants who had measured blood pressures compared to those who did not (p <0.001) had higher number of correct answers and knowledge levels.
Conclusion: In this study it was determined that knowledge level of the families about childhood hypertension was found to be moderate to low. It has been determined that as the education levels of the individuals increase, their knowledge level generally increases. Considering that hypertension, which is an important public health problem in our country, is becoming more common in childhood and its morbidity is reflected in adulthood; there is a need for community-accepted and applicable community-based conservation and education projects. Family physicians, who have an extremely important role in informing the society, are thought to be the most effective, accessible and able to present scientific and updated information at this point
BULUNMAMAKTADIR
Primary Language | English |
---|---|
Subjects | Clinical Sciences |
Journal Section | ORIGINAL ARTICLES |
Authors | |
Project Number | BULUNMAMAKTADIR |
Publication Date | January 30, 2023 |
Submission Date | February 13, 2022 |
Published in Issue | Year 2023 Volume: 17 Issue: 1 |
The publication language of Turkish Journal of Pediatric Disease is English.
Manuscripts submitted to the Turkish Journal of Pediatric Disease will go through a double-blind peer-review process. Each submission will be reviewed by at least two external, independent peer reviewers who are experts in the field, in order to ensure an unbiased evaluation process. The editorial board will invite an external and independent editor to manage the evaluation processes of manuscripts submitted by editors or by the editorial board members of the journal. The Editor in Chief is the final authority in the decision-making process for all submissions. Articles accepted for publication in the Turkish Journal of Pediatrics are put in the order of publication, with at least 10 original articles in each issue, taking into account the acceptance dates. If the articles sent to the reviewers for evaluation are assessed as a senior for publication by the reviewers, the section editor and the editor considering all aspects (originality, high scientific quality and citation potential), it receives publication priority in addition to the articles assigned for the next issue.
The aim of the Turkish Journal of Pediatrics is to publish high-quality original research articles that will contribute to the international literature in the field of general pediatric health and diseases and its sub-branches. It also publishes editorial opinions, letters to the editor, reviews, case reports, book reviews, comments on previously published articles, meeting and conference proceedings, announcements, and biography. In addition to the field of child health and diseases, the journal also includes articles prepared in fields such as surgery, dentistry, public health, nutrition and dietetics, social services, human genetics, basic sciences, psychology, psychiatry, educational sciences, sociology and nursing, provided that they are related to this field. can be published.