Objective: The aim was to investigate the effect of structured education applied to medical students on attitudes towards gender perception (GP) and dating violence (DV).
Materials and Methods: This is a descriptive and methodological study. A single group pre/post-test model was used. As the test, Perception of Gender Scale and Attitude Towards DV Scales were applied. In the methodological aspect, a training program was implemented on students which aims to raise awareness on gender and DV issues, to improve the flexibility of their perspective, and to change attitudes and behaviors in a positive way. It was investigated whether GP and attitudes towards psychological violence perpetrated by women in dating (W-PVPiD), changed before and after the training and according to gender. The relationship between GP and attitudes towards W-PVPiD was examined, as well.
Results: 24 first-year medical students participated in the study (9 M; 15 F). There was a significant change in the students' GP and W-PVPiD after the training. There was a difference between male and female students' GP before and after education. After the training, there was a positive change in the perception of women towards both gender and W-PVPiD, while in men positive change was found only in their GP. There was a difference in both male and female students' GP before and after the training. In terms of attitudes towards W-PVPiD, a difference between the sexes was found only after the training. There was a relationship before and after training between GP and attitude towards W-PVPiD.
Conclusion: It was found that the applied training had a positive effect on an egalitarian perception of gender and on not approving W-PVPiD. In both respects, women’s approach changed more positively than men’s after the training. The fact that males did not change in disapproving W-PVPiD suggested that the issue should be investigated further. Although training activity has generally facilitated positive change, the determinant effect of the socio-cultural environment on gender norms continues and inequalities can be reproduced consciously or unconsciously. As stated in the Istanbul Convention and the policies set out in line with it and included in the National Core Education Program for Undergraduate Medical Education-2014, gender, health, and violence-related issues in medical education and university are important achievements and these are the necessary steps to be developed.
Amaç: Tıp öğrencilerinde uygulanan yapılandırılmış bir eğitimin toplumsal cinsiyet (TC) algısına ve flört şiddetine (FŞ) yönelik tutumlara etkisinin araştırılmasıdır.
Gereç ve Yöntem: Tanımlayıcı ve metodolojik bir çalışma olan araştırmada tek grup ön-test/son-test modeli kullanılmıştır. Test olarak “Toplumsal Cinsiyet Algısı Ölçeği” ve “Flört Şiddetine Yönelik Tutum Ölçekleri” uygulanmıştır. Çalışmanın metodolojik boyutunda TC ve FŞ konularında öğrencilere farkındalık kazandırmayı, bakış açılarında esneklik, tutum ve davranışlarında olumlu yönde değişim geliştirmeyi amaçlayan bir eğitim programı uygulanmıştır. TC algısı ile kadının flört ilişkisinde uyguladığı psikolojik şiddete (K-FUPŞ) yönelik tutumların eğitim öncesi/sonrasında ve cinsiyete göre değişip değişmediği araştırılmıştır. TC algısı ve K-FUPŞ’e yönelik tutum arasındaki ilişki de incelenmiştir.
Bulgular: Çalışmaya, 24 tıp fakültesi birinci sınıf öğrencisi katıldı (9 erkek; 15 kadın). Öğrencilerin TC’ye ve K-FUPŞ’ye yönelik algılarında eğitim sonrasında anlamlı değişiklik saptanmıştır. Kadınların TC’ye ve K-FUPŞ’ye yönelik algılarında eğitim sonrasında olumlu yönde değişiklik saptanırken, erkeklerin sadece TC’ye yönelik algılarında olumlu yönde değişiklik saptanmıştır. Erkek ve kadın öğrencilerin TC’ye yönelik algıları arasında eğitim öncesi ve sonrasında fark saptanmıştır. K-FUPŞ’ye yönelik tutum açısından cinsiyetler arasında sadece eğitim sonrasında fark bulunmuştur. TC algısı ile K-FUPŞ’ye yönelik tutum arasında, eğitim öncesi ve sonrasında ilişki saptanmıştır.
Sonuç: Uygulanan eğitim programı, TC algısını eşitlikçi yönde, K-FUPŞ’yi de onaylamama yönünde olumlu etkilemiştir. Her iki açıdan eğitim sonrasında kadınların yaklaşımı erkeklere göre daha olumlu yönde değişmiştir. Erkeklerin, K-FUPŞ’yi onaylamama yönünde değişim göstermemeleri, konunun daha ayrıntılı araştırılması gerektiğini düşündürmüştür.
Eğitim etkinliği genel olarak olumlu yönde değişim sağlamış olsa da içinde yaşanılan sosyokültürel ortamın cinsiyet normları üzerindeki belirleyici etkisi sürmekte, eşitsizlikler bilinçli ya da bilinçsiz olarak yeniden üretilebilmektedir. İstanbul Sözleşmesi ve onun doğrultusunda ortaya koyulan politikalarda belirtildiği ve Mezuniyet Öncesi Tıp Eğitimi Ulusal Çekirdek Eğitim Programı-2014’de de yer aldığı üzere TC, sağlık ve şiddet ile ilgili konulara üniversite ve tıp eğitiminde yer verilmesi önemli kazanımlar olup korunması ve daha da geliştirilmesi gerekli adımlardır.
Sosyal Sorumluluk ÖÇM’sine katılarak çalışmamızın gerçekleştirilmesinde temel rolü oynayan öğrencilerimize ve istatistik analizlerde destek veren Biyoistatistik uzmanı Prof.Dr. Ayşe Canan Yazıcı Güvercin’e teşekkür ederiz.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Health Care Administration |
Journal Section | Original Article |
Authors | |
Publication Date | August 30, 2020 |
Submission Date | September 12, 2019 |
Published in Issue | Year 2020 Volume: 19 Issue: 58 |