Many verse or prose commentary were written in order to understand products of classical Turkish literature better. It is possible to see that the commentaries concentrate especially on sufistic poetrys. Particularly, Yunus Emre and Niyâzî-i Mısrî are sufis whose poetrys have mostly been expounded. In our day, to form a systematic approach for increasing commentary research, it is a necessity that commentaries which are written by commentators who are generally poets at the ages when the tradition of classical Turkish literature continues. In this study, commentary of a sufistic poetry which was written by Sheikh Ebu’l-Vefâ one of the famous sufis of Fatih Sultan Mehmet's age and that was also commented by Mr. Cebbârzâde Mehmed Ârif, who was a creative poet of 19th century, is to be mentioned.
Klâsik Türk edebiyatı mahsullerinin daha iyi anlaşılabilmesi amacıyla manzum ya da mensur birçok şerh kaleme alınmıştır. Şerhlerin, özellikle tasavvufî şiirler etrafında yoğunlaştığını görmek mümkündür. Bilhassa Yunus Emre ile Niyâzî-i Mısrî, şiirleri en çok şerh edilen mutasavvıflardır. Günümüzde artmaya başlayan şerh çalışmalarının sistematik bir temele oturtulması için klâsik Türk edebiyatı geleneğinin devam ettiği devirlerde genellikle kendileri de birer şair olan şârihlerin şerhlerinin ortaya konması elzemdir. Bu çalışmada Fatih Sultan Mehmet döneminin ünlü mutasavvıflarından Şeyh Ebu’l-Vefâ’nın, 19. yüzyılın velut şârihlerinden Cebbârzâde Mehmed Ârif Bey tarafından şerh edilen tasavvûfî bir şiirinin şerhi üzerinde durulacaktır.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Articles |
Authors | |
Publication Date | September 15, 2013 |
Submission Date | April 13, 2014 |
Published in Issue | Year 2013 Volume: 2 Issue: 3 |