İbn Miskeveyh (ö. 421/1030), oluş problemini ele aldığı eserlerinde sudur ve yaratma kavramlarını aralarında gerilim olmaksızın kullanmaktadır. Bu durum onun sudur ya da yoktan yaratma teorilerinden hangisini benimsediğini anlamayı zorlaştırmaktadır. Bu makale, filozofun sudûr ve yaratma teorilerine bakışını açıklığa kavuşturmayı amaçlamaktadır. Filozofun, âlemin meydana gelişiyle ilgili görüşleri; Mutlak Varlık, hareket, sudûr ve yaratma başlıkları temelinde ele alınmıştır. İbn Miskeveyh, sudûrcu filozoflar tarafından benimsenen şemayı sisteminde kullanmıştır. Bu şema varlık hiyerarşisinin iki ucunu oluşturan ilk akıl ile ilk madde arasındaki sebeplilik ilişkisini ortaya koymaktadır. Buna karşın filozof, iki uçtaki her iki varlığın da yoktan yaratıldığını belirtir. Kendisi dışındaki bütün varlıkların kaynağı olan Mutlak Varlık yanında, gölge varlık ya da varlıklar söz konusu değildir. Dolayısıyla sudur ve yaratma arasındaki sarkaçta filozofun yaklaşımı yoktan yaratma teorisine uygun şekilde ortaya konmuştur.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Felsefe |
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Haziran 2021 |
Gönderilme Tarihi | 30 Mart 2021 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2021 Cilt: 8 Sayı: 1 |