Çalgıların nasıl icat edildiği veya keşfedildiğine dair literatürde farklı bakış açıları yer almaktadır. Özellikle insanoğlunun doğadaki sesleri taklit etmesinden dolayı çalgıların icat edildiği gibi düşünceler günümüzde de bir varsayım olarak hala güncelliğini korumaktadır. İnsanoğlunun bir performans olarak ‘‘müzik’’ üretmeye başlamasıyla tarihsel perspektif içerisinde enstrümanların geçmişten günümüze değişip, dönüşmesinin birden fazla değişken sayesinde gerçekleştiği bilimsel olarak vurgulanmıştır. Bununla birlikte çalgıların günümüzde saf ve özgün olmadığı; müzik türleri, müzisyen performansları, dinleyici, teknoloji vb. unsurlar doğrultusunda değişim içinde olduğu akademik camia tarafından kabul edilen argümanlardan bazılarıdır. Tarihsel süreçte müzik formlarında olduğu gibi kültüre özgü olarak çalgılarda da çalgı yapımcılar belirli dönemlerde belirli ölçütleri standart olarak kabul etmişlerdir. Bununla birlikte, gittikçe artan tüketim odaklı günümüz toplumlarında ortaya çıkan yeni ihtiyaçlar ve/veya estetik kaygılar çalgı yapımcıları bazen arz bazen talebe yönelik olarak sürekli yeni tını arayışına yönlendirmiştir. Farklı müzik türlerinde kullanılan çalgıların o kültüre özgü standart bir biçeme geçirilmiş olmalarına rağmen çalgı yapımcıların (luthier) hala farklı ‘tını’ ve ‘renk’ arayışları sonucunda, ortaya çıkan çalgıların o kültüre ve dolayısıyla müzik pratiklerine nasıl eklemlendikleri önemlidir. Bu bağlam ise tüketime dayalı müzik performanslarında sürekli yeni bir tınının önemli olduğunu işaret eder. Ayrıca değişim ve dönüşüm ile ilgili dikkat çeken en önemli noktalardan biri de müzik türleri arasındaki etkileşimdir.
Bu çalışmanın amacı, bağlamanın farklı çalgılar ile etkileşimi sonucunda ortaya çıkan yenilikleri kültürel aracılık bağlamında ele alıp, çalgı yapımcısının bağlama çalgısındaki farklı teknik arayışlar (yapısı, rezonansı, çalım tekniği vb.) ve müzisyenlerin performansları sırasında ortaya çıkan ihtiyaçları gidermek için yapılan çalgıyı kültürel aracılık görev ve amaçlarından ‘dönüşüm’ün gerçekleşme yollarından biri olan ‘melezlik’ ile ilişkilendirerek ‘Kesik Saz’ örneğine odaklanmaktır.
There are different points of view in the literature about how musical instruments were invented or discovered. Especially, thoughts, such as instruments were invented because of the reason that human beings were imitating sounds of nature, which still keeps up to date as an assumption. With the beginning of human beings to produce ‘‘music’’ as a performance, it has been scientifically emphasized that the change and transformation of instruments from the past to the present from a historical perspective takes place thanks to more than one variable. However, instruments are not pure and unique nowadays; music genres, musician performances, audiences, technology, etc. in line with these elements, it is in change and these are some of the arguments accepted by the academic community. In the historical process, as in musical forms, instrument makers have accepted certain criteria as a standard in certain periods, as well as in instruments specific to the culture. Nevertheless, new demands and/or aesthetic concerns that have emerged in today's increasingly consumption-oriented societies have led instrument makers to constantly search for a new timbre, sometimes for supply, sometimes for demand. Even though the instruments used in different musical genres have been transferred to a standard style specific to that culture, as a result of the instrument makers (luthier) still searching for different ‘‘timbre’’ and ‘‘color’’, it is important how the resulting instruments are integrated into that culture. This context indicates that a new timbre is important in consumption-based music performances perpetually. In addition, one of the most important points that attract attention to change and transformation is the interaction between musical genres.
This study aims to examine the innovations that arise as a result of the interaction of the bağlama (traditional instrument with three double strings) with different instruments in the context of cultural mediation and to investigate the different technical searches of the instrument maker in the bağlama instrument (structure, resonance, playing technique, etc.) and to focus on the example of the ‘‘Kesik Saz’’ by associating the instrument made to satisfy the needs that arise during the performances of musicians with ‘‘hybridity’’, one of the ways of realizing ’'transformation'' from the tasks and goals of cultural mediation.
Cultural Mediation Transformation (Conversion) Hybrid Instrument Instrument Maker Kesik Saz
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Musicology and Ethnomusicology, Music (Other) |
Journal Section | TOBİDER - International Journal of Social Sciences Volume 8 Issue 3 |
Authors | |
Early Pub Date | October 12, 2024 |
Publication Date | |
Submission Date | August 18, 2024 |
Acceptance Date | October 6, 2024 |
Published in Issue | Year 2024 Volume: 8 Issue: 3 |