The service provided by women’s shelters is the primary service to women who, exposed to violence, can access and take advantage of it. Women’s shelters should provide service playing a role that helps women to get out the violence environment, take social support, get empowered and make it easy to speed the transition process to an independent life with their children, if any. Not only may the experiences of women before staying in women’s shelters but also the psychology of women staying in women’s shelters affect the type and manner of interaction of women. The relationship between women and the other women and staff of women’s shelters may turn into women’s solidarity, strengthen women, continue after leaving women’s shelters but also may negatively affect these women. This study aims to understand how women staying in women’s shelters experience and perceive the relationships with other women and staff in women’s shelters and whether these relationships have an enhancer effect on women. In addition to this, the comments of staff of women’s shelters on these relationships are also be analyzed.
In this study, phenomenology method is used. The in-depth interviews were made with forty-three women staying in women’s shelters and fifty staff working in various positions in women’s shelters in the study. The study revealed that some of the women staying in women’s shelters get in contact with each other by sharing their experiences and such experience sharing makes women feel that they are not alone in terms of violence stories and they can lead each other to solve such violence problems. On the other hand, the staff of women’s shelters think that the relationships between women are temporary, burst like a bubble and proceed from harmony to conflict not from conflict to harmony.
Women’s shelter staff of women’s shelter relationships between women relationships in women's shelter
Sığınmaevi kadınların şiddet ortamından uzaklaşması, sosyal destek alması, güçlenmesi, varsa beraberindeki çocukları ile bağımsız yaşama geçiş sürecini kolaylaştırıcı bir hizmettir. Kadınlar hem sığınmaevinde kalan diğer kadınlarla hem de güvenlik görevlisinden meslek elemanına kadar çeşitli pozisyonlarda bulunan sığınmaevi çalışanları ile iletişim kurmak zorundadır. Kadınların diğer kadınlarla ve sığınmaevi çalışanları ile kurdukları ilişki ve girdiği etkileşim kadın dayanışmasına dönüşerek kadınları güçlendirebildiği, sığınmaevi sonrasında da devam ettiği gibi bu ilişki kadınları olumsuz yönde de etkileyebilmektedir. Bu çalışma, sığınmaevinde kalan kadınların diğer kadınlarla ve sığınmaevi çalışanları ile olan ilişkilerini nasıl deneyimlediklerini, nasıl algıladıklarını, bu ilişkilerin kadınları güçlendirici bir etkisinin olup olmadığını hem kadınlar hem de sığınmaevi çalışanlarının gözünden anlamaya çalışmaktadır.
Çalışmada fenomenolojik araştırma deseni kullanılmıştır. Sığınmaevinde kalan kırk üç kadın ve sığınmaevinde çalışan elli sığınmaevi çalışanı ile derinlemesine görüşmeler gerçekleştirilmiştir. Veriler kadınların bir kısmının deneyim paylaşımı üzerinden diğer kadınlarla ilişkilendikleri, deneyim paylaşımının kadınların şiddet hikâyeleri bakımından yalnız olmadıklarını hissettirdiğini ve bunun üzerinden de birbirlerine yol gösterdiklerini ortaya koymuştur. Çalışanlara göre kadınlar arası ilişkiler sabun köpüğü gibi geçici ve olabildiğince kaygan bir zemin üzerinden ve genellikle çatışmadan uyuma doğru değil de kısa süre içerisinde kurulan uyumdan çatışmaya doğru ilerlemektedir.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Sociology (Other) |
Journal Section | Articles |
Authors | |
Publication Date | April 27, 2020 |
Submission Date | October 31, 2019 |
Published in Issue | Year 2020 Volume: 31 Issue: 2 |