Kültürel mirasımızın önemli bileşenlerinden olan tarihi yerleşimlerin korunması, kültürel fiziksel, işlevsel, ekonomikve toplumsal yönleri ile çok girdili bir alandır. Üzerinde bulunduğumuz coğrafyanın çok katmanlı kültürel ortamı ve buortamın sunduğu zengin tarihi yapılı çevre, farklı dönemlerin farklı nitelikteki miras eserlerini bir arada sunmaktadır.Bu kapsamda Anadolu yerleşimlerinin hemen hepsi farklı uygarlıklar, farklı topluluklar tarafından biçimlendirilmişdokuları, anıt yapıları ve sivil mimarlık örneklerini içermektedir. Bu alanların sahip oldukları değerleri güçlendirerekkorunabilmesi için, konuyu biçimlendiren çoklu sorgulara yanıt verebilecek bütüncül bir yaklaşım ile ele alınmasıgereklidir. Söz konusu bütüncül yaklaşımın kurulmasında önemle ele alınması gereken unsurlardan biri kültürelalanların bilinirliğinin artmasını sağlayan kullanıcı odaklı yaklaşımların oluşturulmasıdır.Tarihi yerleşimleri konu alan koruma uygulamalarında sıklıkla karşılaşılan temel sorunlardan biri, alan kullanıcısının içindeyaşadığı alanı yeterince tanımaması, tarihi ve kültürel özelliklerini bilmemesi ve değerli görmemesidir. Oysa tarihi alanlarınsürdürülebilir bir anlayış ile korunabilmesi ancak kullanıcısının alanın kültürel varlığını sahiplenmesi ile mümkündür. Bunedenle, tarihi yerleşimleri konu alan bütüncül koruma yaklaşımlarında alana değer yükleyen kültür varlıklarının ortayaçıkarılması, görünür kılınması, alan kullanıcısı ve alanı deneyimleyen ziyaretçiler tarafından bilinir hale gelmesi, değerininfarkına varılması önem taşımaktadır. Tarihi doku ve alanların korunması sürecinde ‘yer’in niteliğinin, anlamının, sahipolduğu kültürel değerlerin bilinirliğinin arttırılmasının önemini esas alan bu çalışma, söz konusu tartışmaları Bayındır tarihiyerleşimi üzerinden gerçekleştirmektedir. Kültürel mirasının görünür kılınmasını, alan kullanıcısının yerleşimin niteliklerinive değerlerini daha iyi tanımasını, ziyaretçiler tarafından yerleşimin bilinirliğinin artırılmasını amaçlayan çalışma, Bayındıryerleşiminin sahip olduğu kültürel mirasın bütüncül algılanmasına olanak sunması için deneyim rotaları önermektedir.
The preservation of historic settlements, as one of the important components of our cultural heritage has multiple inputs such as cultural, physical, functional, economic and social aspects. The multi-layered cultural environment of our land with the prosperous historical built environment it presents, submits the heritage of different times with different cultural characters. In this context, almost all of the Anatolian settlements contain urban fabric, monuments and civil architecture formed by different civilizations and different communities. In order to protect these districts by strengthening their cultural values, it is necessary to handle the subject with an integrated approach that can respond to its multiple inquiries. One of the important issues to establish this integrated approach is the development of an user-oriented approach that increases the awareness of cultural sites
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Research Article |
Authors | |
Publication Date | September 1, 2018 |
Published in Issue | Year 2018 |
Bu sistemin içeriği ve TÜBA-KED'de yayınlanan tüm makaleler "Creative Commons Attribution-NonCommercial-NoDerivatives 4.0" altında lisanslanmıştır.