Türkiye için endemik ve dar yayılışlı türler olan Onosma beyazoglui Kandemir & Türkmen ve Psephellus erzincani Wagenitz & Kandemir, Erzincan ili İliç ve Kemah ilçelerindeki jipsli alanlarda yetişmektedir. Bu araştırmada, bu iki türe ait IUCN tehlike kategorilerinin güncellenmesi ve türlerin korunması için izleme planlarının oluşturulması amaçlanmıştır. Bu kapsamda, 2020-2021 yılları arasında vejetasyon dönemlerinde yapılan arazi çalışmalarında, türlerin birey sayımları yapılmış, koordinatları alınmış, türlere yönelik tehditler belirlenmiştir. Ayrıca, coğrafi bilgi sistemleri uygulamaları yardımıyla türlerin çevresel değişkenlerle olan ilişkilerinin analizi yapılmış, GeoCAT uygulaması aracılığıyla da türlerin yaşam ve yayılış alanlarının büyüklükleri hesaplanmıştır. Sonuç olarak, IUCN tehlike kategorisi O. beyazoglui için “CR (kritik)”, P. erzincani için “EN (tehlikede)” önerilmiştir. Ayrıca çalışma kapsamında, (1) O. beyazoglui’nin 1100-1300 m yükselti aralığı ile pozitif bir ilişki içinde olduğu, P. erzincani’nin ise 950-1000 m arasında ağırlıklı olarak yayılış gösterdiği, (2) O. beyazoglui ve P. erzincani türlerinin sırasıyla 0-30° ve 10-40° eğim aralıklarında yayılış gösterdiği, (3) her iki türün özellikle güneydoğu bakıyı ağırlıklı olarak tercih ettiği tespit edilmiştir. Bunun yanında, her iki tür için ayrı ayrı 5’er yıllık detaylı izleme planı hazırlanmıştır. Bu araştırma, hem bu iki türün korunması için altlık veriler sağlamakta, hem de tehlike altındaki diğer türler özelinde yapılacak çalışmalar için önemli bir model niteliğindedir.
Onosma beyazoglui Kandemir & Türkmen and Psephellus erzincani Wagenitz & Kandemir, which are narrowly distributed and endemic species for Turkey, are grown in gypsum areas in İliç and Kemah districts of Erzincan province. In this research, it was aimed to update the IUCN threat categories for these two species and develop monitoring plans for the conservation of these species. In this context, in the field surveys conducted during the vegetation periods between 2020-2021, the individual counts of the species were carried out, their coordinates were recorded, and the threats to the species were observed. The relationship between species and environmental variables was also analyzed with the help of geographical information systems applications, and the extent of occurrence and area of occupancy of the species were calculated through the GeoCAT application. As a result, the IUCN threat categories were updated as “CR (critically endangered)” for O. beyazoglui and “EN (endangered)” for P. erzincani. In addition, within the scope of the study, it was determined these; (1) O. beyazoglui has a positive relationship with the altitude range of 1100-1300 m, while P. erzincani is predominantly distributed between 950-1000 m, (2) O. beyazoglui and P. erzincani are distributed respectively in 0-30° and 10-40° slope ranges, and (3) both species mainly prefer southeast-facing slope. Besides, 5-year detailed monitoring plans were developed for both species separately. This research both provides baseline data for the conservation of these two species and is a significant model for studies to be carried out on other endangered species.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Ecology |
Journal Section | Research Article |
Authors | |
Publication Date | April 30, 2022 |
Published in Issue | Year 2022 Volume: 6 Issue: 1 |