Bu makalede, Türklerin kültüründeki vatan fikrinin kutsallığının kökenlerini halkın belleğindeki arketipsel izlerde aramaya yönelik bir inceleme yapılmıştır. Bu incelemede, anlatının semboller yoluyla performansa dönüşmesiyle oluşan ritüel pratiklerin bellek oluşturucu gücüne odaklanılmıştır. Bu kapsamda, ilkin, Türklerin siyasal kültüründeki devlet anlatısında önemli bir yeri olan “vatan” fikrinin, bir anlatı olarak milli bayramlardaki kutlama törenlerinde “toprak getirme” ritüeliyle nasıl performansa dönüştüğü örneğine bakılmıştır. Bu örnek aracılığıyla, vatan anlatısının beden ve toprak gibi iki önemli sembol aracılığıyla kutlama törenindeki performanslara dönüşmesiyle gerçekleşen siyasal ritüelin, politik iktidarın toplumsal belleği biçimlendirmesinde etkili olduğu yönünde bir çıkarım yapılmıştır. Böylece, ritüelin, örneğinde Türk toplumunun belleğinde vatana bağlılığın geliştirilmesinde etkili olduğu şeklinde yorumlanmıştır. İkincileyin, Türk toplumunun siyasal olarak vatana olan kutsal bağlılığının, toprak gibi bir sembol üzerinden hareket edilerek, Türklerin eski çağlardaki inanışlarındaki arketipsel bir eyleme kadar götürülebileceği ileri sürülmüştür. Bu kapsamda ise, bu makalenin asıl konusu olan “Yurt İyesi” denilen, Türklerin evlerini ve yurtlarını koruyan ruhlara ilişkin folklorik ritüelleri incelenmiştir. Böylece, politik iktidarın vatan anlatısını ritüelleştirerek toplumsal belleği güçlü bir şekilde biçimlendirebilmesinin ve Türk toplumunun siyasal olarak vatana bağlılığının kutsallaştırılmasının temeli sorgulanmıştır. Sonuç olarak, bu çalışmada, Türklerin vatana bağlılıklarının kökeninin, eski inanışlarında önemli bir yeri olan, “doğup büyüdükleri ve yaşadıkları yer” olarak yurtlarını (evlerini) koruyan ruhlara ilişkin arketipsel eylemlerinin halk belleğinde bıraktığı izlerde bulunabileceği önerilmiştir.
toplumsal bellek siyasal ritüel anlatı sembol ve performans. toplumsal bellek, siyasal ritüel, anlatı, sembol ve performans.
In this article, the origins of the sanctity of the idea of homeland in the culture of the Turks are sought in the archetypes in the memory of the folk. In this study, the focus is on the memory-forming power of ritual practices, which are formed by the transformation of the narrative into performance through symbols. In this context, firstly, it was examined the example of how the idea of "homeland", which has an important place in the state narrative in the political culture of the Turks, turns into a performance as a narrative in the celebration ceremonies of the national holidays with the "bringing soil" ritual. Through this example, it has been suggested that it is the political ritual and the political power that takes place when the narrative of the homeland as an element that shapes collective memory turns into performances in celebration ceremonies through two important symbols such as body and soil. Thus, it is interpreted that the ritual was effective in the development of loyalty to the homeland in the memory of Turkish people. Secondly, it has been suggested that the sacred devotion of Turkish society to the homeland politically can be taken through a symbol such as land and to an archetypal action in the folk beliefs of Turks in ancient times. In this context, the main subject of this article, "Yurt Iyesi" i.e., spirit of homeland; the folkloric rituals of the Turks regarding the spirits that protect their homes and homelands, were dissected. Thus, the basis of the political power's ability to form social memory strongly by ritualizing the narrative of the homeland, thereby sanctifying the political commitment of Turkish society to the homeland, has been questioned. As a result, it has been suggested in this study that the origin of the Turks' patriotism can be found in the traces of the archetypal actions of the spirits, which have an important place in their old beliefs and that protect their homeland (the place where they were born, raised and lived) in the memory of the folk.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Articles |
Authors | |
Early Pub Date | May 31, 2022 |
Publication Date | May 31, 2022 |
Submission Date | April 14, 2022 |
Published in Issue | Year 2022 Volume: 5 Issue: 1 |