The XVI century was the period when the Ottoman State
was institutionalized in every aspect and one of the strongest states in the
region. However, from the second half of the century, the Ottoman Empire began
to suffer from the changing conditions and developing Europe. In this period
the Ottoman Empire was in intense struggles with the Safavids in the east and
the Habsburg Empire in the west. Simultaneously, in the north, Russia had
emerged as a new threat. The weakening power of Altınordu State, which was a
guarantee for the Russian threat in the north of Black Sea and Caucasus until
then, changed the status quo in the region. As a matter of fact, the occupation
of Kazan in 1552 and Astrakhan in 1556 by the Russians caused the Ottoman
Empire to feel the Russian threat closely in the north. As a result of the loss
of Kazan and Astrakhan, the Ottoman Empire was damaged both in the north of the
Black Sea and the activities of the Sunni Turkestan Khanates in Central Asia
were interrupted. Therefore, in 1569, the Ottoman Empire planned to open a
channel in the region where the Don and Volga Rivers were closest to each other
and first planned to take Astrakhan back and then connect the Black Sea and the
Caspian Sea to have naval and military superiority in that region. However, due
to reasons such as seasonal conditions, geographical difficulties, reluctance
of the Crimean National Army, and inadequate equipment, the canal excavation
work was not done and the Ottoman State could not complete this huge project.
In this study, the reasons for the Don-Volga Canal Project, the canal digging
process and the Ejderhan Campaign were discussed by taking the lead from the
provisions of Mühimme Registries, located in the Prime Ministry Ottoman
Archives.
XVI.yüzyıl,
Osmanlı Devleti’nin her bakımdan kurumsallaştığı ve bölgesinde en güçlü
devletlerden birisinin olduğu dönemdir. Ancak yüzyılın ikinci yarısından
itibaren Osmanlı Devleti değişen koşullar ve gelişen Avrupa karşısında sıkıntı
yaşamaya başlamıştır. Bu dönemde Osmanlı Devleti batıda Habsburg İmparatorluğu
doğuda ise Safeviler ile yoğun mücadeleler içerisindeydi. Eşzamanlı olarak
kuzeyde ise yeni bir tehdit olan Rusya belirmiştir. O zamana kadar Karadeniz’in
kuzeyinin ve Kafkasların Rus tehdidine karşı sigortası olan Altınordu
Devleti’nin zayıflaması bölgedeki statükoyu değiştirmiştir. Nitekim 1552 Kazan
ve 1556 yılında ise Astrahan’ın Ruslar tarafından ele geçirilmesi Osmanlı
Devleti’nin kuzeyde Rus tehdidini yakından hissetmesine neden olmuştur. Kazan
ve Astrahan’ın elden çıkması neticesinde Osmanlı Devleti’nin hem Karadeniz’in
kuzeyindeki egemenliği zedelenmiş hem de Orta Asya’daki Sünni Türkistan
Hanlıklarının hac ve ticaret yollarındaki faaliyetleri sekteye uğramıştır.
Bundan dolayı Osmanlı Devleti 1569 yılında Don ve Volga Nehirleri’nin birbirine
en yakın olduğu bölgede bir kanal açarak önce Astrahan’ı ele geçirmeyi
sonrasında ise Karadeniz ile Hazar Denizi’ni birbirine bağlayarak o bölgede
donanma ve askeri üstünlüğü elde etmeyi planlamıştır. Ancak mevsim şartları,
coğrafyanın zorluğu, Kırım Hanı’nın isteksizliği ve teçhizat yetersizliği gibi
nedenlerden dolayı kanal kazma işi yarıda kalmış ve Osmanlı Devleti bu muazzam
projeyi tamamlayamamıştır. Bu çalışmada Don-Volga Kanalı Projesi’nin sebepleri,
kanal kazma süreci ve Ejderhan Seferi hakkında Başbakanlık Osmanlı Arşivi’nde
yer alan Mühimme Defterleri’ndeki hükümlerden yola çıkılarak konu ele
alınmıştır.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Research Articles |
Authors | |
Publication Date | October 16, 2018 |
Submission Date | July 6, 2018 |
Published in Issue | Year 2018 Volume: 3 |
This work is licensed under a Creative Commons BY-NC-SA 2.0 (Attribution-Non Commercial-Share Alike).