Hint tıp mirasının erken dönem İslâm tıbbına katkısı tercüme, alıntı, doğrudan hekimlik / tıbbî hizmet ve ticari olmak üzere en az dört kanaldan gerçekleşmiştir. Hint tıbbına ait çok sayıda metin, Hint ve İslâm medeniyetleri arasındaki etkileşimin artmasıyla, özellikle de Abbâsîler’in ilk dönemlerinden itibaren, doğrudan veya dolaylı ve eser veya pasaj şeklinde Arapçaya aktarılmıştır. Hint tıp tecrübesi ve bilgisinin Arapçaya kazandırılmasına yönelik çabaların arttığı bu dönemde çok sayıda Hint menşeli hekim, eczacı ve attarın Bağdat’a geldiği ve bir kısmının Abbâsî saraylarına davet edildiği anlaşılmaktadır. Neticede tıp, zehirbilim, baytarlık ve diğer disiplinlerden çok sayıda eser/metin Arapçaya kazandırılmış ve Hint tıp bilgisi daha yakından tanınmıştır. Metinleri, tıp külliyatlarının tamamı veya bir bölümü Arapçaya tercüme edilen veya alıntılanan Hint menşeli müelliflerin başında tarihselliği tartışmalı olan Ātreya-Punarvasu (Atra) dışında Suśruta (Susrud), Caraka (Şarak el-Hindî), Vāgbhata, Nāgārjuna, Ravigupta ve Mādhava gibi hekimler vardır. Bunların eser veya metinlerinden istifade eden çok sayıda müellif doğrudan ya da yorumlamak suretiyle bunları İslâm tıp literatürüne kazandırmıştır. Ayrıca alıntılar yoluyla Hint flora ve faunasına ait çok sayıda terim İslâm tıp literatürüne girmiştir.
Hint tıbbından İslâm tıbbına yapılan alıntıları konu alan çalışmasını tarafıma ileten Dr. Oliver Kahl’a; astronomi-astroloji-tıp ilişkisi bağlamındaki sorularıma cevap veren ve konu ile ilgili makaleler paylaşan Dr. Robert Morrison’a; makale yazım süreci boyunca görüşlerinden istifade ettiğim Dr. Abdülhamit Dündar’a teşekkürlerimi sunarım.
The contribution of the Indian medical heritage to early Islamic medicine has come through at least four channels: translation, citation, direct medicine/medical service, and commercial. A large number of texts belonging to Indian medicine have been transferred to Arabic directly or indirectly and in the form of works or passages, especially since the early Abbasid period, as a result of the increasing interaction between Indian and Islamic civilizations. It is understood that in this period, when the efforts to bring Indian medical experience and knowledge to Arabic increased, many Indian physicians, pharmacists and attars came to Baghdad and some of them were invited to the Abbasid palaces. As a result, many works/texts from medicine, toxicology, veterinary medicine and other disciplines were translated into Arabic and Indian medical knowledge was better known. Apart from Ātreya-Punarvasu (Atra), whose history is controversial, at the head of the authors whose texts, whole or part of medical corpus are translated or quoted into Arabic, are physicians such as Suśruta (Susrud), Caraka (Sarak al-Hindi), Vāgbhata, Nāgārjuna, Ravigupta and Mādhava. Many authors who benefited from their works or texts, directly or by interpreting them, brought them to the Islamic medical literature. In addition, many terms of Indian flora and fauna have entered the Islamic medical literature through quotations.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | research Article |
Authors | |
Publication Date | September 30, 2022 |
Submission Date | July 31, 2022 |
Published in Issue | Year 2022 Volume: 7 Issue: 2 |
This work is licensed under a Creative Commons BY-NC-SA 2.0 (Attribution-Non Commercial-Share Alike).