İnsanın sorumluğu İslam dindarlığının temel parametrelerinden biri olarak görülmüştür. İnsan fiillerine ilişkin tartışma kelam ekolleri arasında farklı eğilimlerin ortaya çıkmasını sonuç vermiştir. Konunun Ahlak bağlamında ele alınması adalet prensibi odaklı insan fiillerinin yaratılışı ve aidiyeti konuludur. Buna göre insan, ahirette ceza ve ödüle konu olan bir eylemin faili ise davranışlarının ona nisbet edilmesidir. Öte yandan bu irade ve eylem, Allah’ın mutlak ilim, irade ve kudretiyle nasıl bağdaştırılacaktır, sorusu, konuya ilişkin tartışmaların diğer yönünü oluşturmaktadır. Öyle bir çözüm getirilmelidir ki, bir yandan insanın otonomluğu muhafaza edilmiş, diğer yandan Allah’ın irade ve kudretinin işlerliği korunmuş olsun. Esasen teolojik (kelam) ekolleri insanın sorumluluğunu kabul etmelerine karşın, çözümü farklı şekillerde ortaya koymuşlardır. Bu çalışma, kelam ekollerinin özgün yaklaşımını ortaya koymayı amaçlar. İnsan sorumluluğunu temellendirirken farklı öncelikler, ekollerin konuya yaklaşımlarında ve ulaştıkları sonuçların belirlenmesinde etkili olmuştur.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 15 Ekim 2020 |
Gönderilme Tarihi | 22 Ağustos 2020 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2020 Cilt: 10 Sayı: 21 |
-