s.e.t. 18/3/2022." />
The aim of this study is to explain the change in some of the decisions of the Constitutional Court on women's rights. Pierre Bourdieu's view of the judiciary is a guide in understanding the change in the decisions of the Constitutional Court on women's rights. In the 1990s, the Constitutional Court annulled the regulations in the Civil Code and Penal Code that were contrary to the equality of men and women. In order to ensure equality between men and women in the annulment decisions, rights-based interpretations were made with reference to international human rights conventions. However, the Constitutional Court has deviated from the method of interpretation that expands women's rights in situations that conflict with the principle of secularism. The Court, which gives wide coverage to international norms in its other decisions, made a strict definition of secularism in its decisions restricting women's rights and developed jurisprudence that constricting rights. This restricting method of interpretation is also seen in the decisions regarding the surname of women, which is an important threshold in ensuring equality between men and women. However, these restricting decisions have changed since the 2010s, with the members of the court taking human rights-based interpretations as a basis. In addition to institutional development, the members of the Constitutional Court from different political and social structures played an important role in the change of jurisprudence.Bourdieu's inferences about the role of lawyers in the struggles in the judicial field can be used to provide an explanation of the dynamics of change in decisions on women's rights.
Bu çalışmanın amacı Anayasa Mahkemesinin kadın haklarına dair bazı içtihatlarında yaşanan değişimi açıklamaktır. Pierre Bourdieu’nun yargıya bakışı, Anayasa Mahkemesinin kadın haklarına dair kararlarındaki değişimin anlaşılmasında yol göstericidir. Anayasa Mahkemesi, 1990’lı yıllarda Medeni
Kanun ve Ceza Kanunu’nda yer alan kadın erkek eşitliliğine aykırı düzenlemeleri iptal etmiştir. İptal kararlarında kadın erkek eşitliğinin sağlanması için uluslararası insan hakları sözleşmelerine atıfla hak temelli yorumlar yapılmıştır. Bununla birlikte, Anayasa Mahkemesi, laiklik ilkesi ile çatışan durumlarda kadın haklarını genişleten yorum yönteminden sapmıştır. Diğer kararlarında uluslararası normlara oldukça geniş yer veren Mahkeme, kadın haklarına ilişkin bazı kararlarında katı bir laiklik tanımı yaparak hakları daraltıcı şekilde içtihatlar geliştirmiştir. Bu daraltıcı yorum metodu, kadın erkek eşitliğinin sağlanmasında önemli bir eşik olan kadının soyadına ilişkin kararlarında da görülmektedir. Ancak bu daraltıcı içtihatlar 2010’lu yıllardan itibaren mahkeme üyelerinin insan hakları temelli yorumları esas almaları ile değişmiştir. İçtihatların değişiminde kurumsal gelişimin yanında Anayasa Mahkemesi üyelerinin farklı siyasi ve sosyal yapılardan gelmeleri önemli rol oynamıştır. Bourdieu’nun yargısal alandaki mücadelelerde hukukçuların rolüne dair çıkarımlarından, kadın haklarına dair kararların değişim dinamiklerinin izahını sağlamada yararlanılabilir.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Law in Context |
Journal Section | PUBLIC LAW |
Authors | |
Publication Date | September 12, 2022 |
Published in Issue | Year 2022 |