In our country, cooperatives were initially defined as “establishment” and later named as “partnership” and finally they were expressed among “commercial companies” with the law numbered 6102. However, from past to present, lawyers have stated that these definitions don’t adequately express the legal characteristic of the cooperative and these discussions were reflected in the decisions of the Supreme Court. In today's secular law, opinions about defining it as a socio-economic “union” with a legal personality that has its own characteristics have prevailed.
In terms of Islamic law, the issue of cooperatives has been mainly discussed within the scope of “insurance cooperatives”. In this context, insurances based on grant and solidarity were deemed permissible, but some Islamic lawyers did not consider commercial insurance permissible.
In our country, there are more than twenty types of cooperative companies other than insurance cooperatives. Sometimes questions arise regarding the suitability of these companies in terms of Islamic law and the “legal character of cooperatives in terms of Islamic law” which encompasses all cooperatives. This study was needed to answer questions on this subject and to fill the gap in this area.
Laws, rules and regulations related to this topic were examined; both the current legal literature on “corporations law and legislation” and classical and contemporary Islamic legal literature were used. In addition, the subject was analyzed by scanning AAOIFI (The Accounting and Auditing Organization for Islamic Financial Institutions Shari'ah Standards) standards within the framework of its relevance to the subject.
In our studies on cooperatives in Islamic law; it is appropriate to define it as a new type of commercial company with its own characteristics, which we can consider among contracting companies within the scope of anonymous contracts. The cooperatives should be constructed in such a way that it does not have the characteristics of “uncertainty” (garar), “interest” (ribâ), “ignorance” (cehâlet) and “gambling” (kumar) in the regulations of these associations. In addition, it should coincide with the fixed principles, decrees and values within the scope of Islamic contract theory.
Legal character of the cooperatives Islamic law Insurance cooperatives Takâful Islamic insurance
Ülkemizde kooperatifler önceleri “teşekkül” olarak adlandırılmış daha sonra “ortaklık” ve son olarak 6102 sayılı Kanunla “ticaret şirketleri” arasında sayılmıştır. Ancak geçmişten günümüze hukukçular bu tanımlamaların kooperatifin hukuki niteliğini yeterince ifade etmediğini belirtmişler ve bu tartışmalar Yargıtay kararlarına da yansımıştır. Günümüz hukukunda kendine has özellikleri olan tüzel kişiliği haiz sosyo-ekonomik “birlik” olarak tanımlanmasına dair görüşler ağırlık kazanmıştır.
İslam hukuku açısından kooperatifler konusu ağırlıklı olarak “sigorta kooperatifleri” kapsamında tartışılmıştır. Bu kapsamda teberru ve yardımlaşma esasına dayalı sigortalar caiz olarak değerlendirilirken ticari sigortalar bazı İslam hukukçuları tarafından caiz görülmemiştir.
Ülkemizde sigorta kooperatifleri dışında yirmiden fazla kooperatif şirketi çeşidi vardır. Zaman zaman bu şirketlerin İslam hukuku açısından uygunluğuna ve kooperatiflerin tamamını kuşatıcı şekilde “İslam hukuku açısından kooperatiflerin hukuki niteliği”ne dair sorular gelmektedir. Bu konudaki sorulara cevap olması ve bu alandaki boşluğu doldurması amacıyla bu çalışmaya ihtiyaç duyulmuştur.
Konumuzla ilgili Kanun, tüzük ve yönetmelikler taranarak “ortaklıklar ve kooperatif hukuku” ile ilgili hem güncel hukuk literatüründen hem de klasik ve çağdaş İslam hukuk literatüründen istifade edilmiştir. Ayrıca, kanun ile ilgisi çerçevesinde AAOIFI (The Accounting and Auditing Organization for Islamic Financial Institutions Shari’ah Standards) standartları da taranarak konu tahlil edilmiştir.
Çalışmamızda, İslam hukukunda kooperatifler isimsiz akitler kapsamında, akit şirketleri içinde değerlendirilmiş olup, kendine has özeliği olan yeni bir ticari şirket çeşidi olarak nitelendirilmiştir. Kooperatif şirketi anasözleşme ve işlemlerinde “garar”, “riba”, “cehâlet”, “kumar” gibi özellikleri taşımayacak şekilde kurgulanarak İslam akit teorisi kapsamındaki sabit ilke, hüküm ve değerlerle örtüşmesinin zorunluluğu ortaya konulmuştur.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Law in Context |
Journal Section | PRIVATE LAW |
Authors | |
Publication Date | January 31, 2021 |
Published in Issue | Year 2021 |