Alkol türlerinden biri olan etil alkol, insan tüketimine uygun olup, çeşitli yiyecek ve içeceklerde bulunmaktadır. Söz konusu yiyecek ve içeceklerin tüketilerek araç kullanılması ise çalışmamızın konusunu oluşturan alkollü araç kullanma nedeniyle yaptırım uygulanması sonucunu doğurmaktadır. Yalnızca alkol tüketilmesi sürücüye yaptırım uygulanması için yeterli olmayıp, alkolün kişide yarattığı etkiye göre yaptırım uygulanıp uygulanmayacağı belirlenmektedir. Alkolün kişiler üzerindeki etkisi çeşitli testlerle tespit edilip, tükettiği alkol promili ölçülmekte, trafik güvenliğini tehlikeye düşürüp düşürmediği belirlenmektedir.
Alkollü araç kullanma halinde sürücüye cezai ve idari olmak üzere iki yaptırım türü uygulanmaktadır. Ceza yaptırımı için mevzuatta promil sınırı belirlenmemesi nedeniyle yargı kararları ile öğreti ışığında belirlenen promil sınırları ve gerekmesi halinde diğer bulgular ışığında yaptırımın uygulanıp uygulanmayacağı tespit edilmektedir. Sürücünün mevzuatta belirlenen promili geçmesi halinde ise idari yaptırım uygulanmaktadır. Yapılan testler sonucunda sürücünün emniyetli bir şekilde araç sevk ve idare edemediğine kanaat getirilmesi halinde yaptırım uygulanmasına karar verilmektedir.
Alkol tüketiminin ardından araç kullanma nedeniyle sürücüye uygulanacak olan yaptırıma karşı sürücünün başvuru yolları bulunmaktadır. Ceza yaptırımına karşı sürücünün şartları uygunsa istinaf kanun yoluna başvurma hakkı bulunmaktadır. İdari yaptırıma karşı başvurulacak yargı yolu verilen yaptırıma göre farklılık göstermekte, sürücünün kimi yaptırıma karşı idari yargıya kimi yaptırıma karşı sulh ceza hakimliğine başvurma hakkı bulunmaktadır.
Alkol Promil Emniyetli Bir Şekilde Araç Sevk ve İdare Etme Trafik Güvenliğinin Tehlikeye Düşürülmesi Ceza Yaptırımı İdari Yaptırım Yargı Yolu
Ethyl alcohol, which is a type of alcohol, suitable for human consumption that is found in various foods and beverages. Driving after the consumption of such foods and beverages results in the imposing of sanctions due to driving under the influence of alcohol, which constitutes the subject of our work. The consumption of alcohol solely is not sufficient to impose sanction on the driver, it is rather determined whether to impose sanction depending on the effect of alcohol on the person. By various tests, the effect of alcohol on people is determined, the consumpted alcohol promille is measured and it is determined whether it has jeopardized the traffic safety or not.
In case of driving under the influence of alcohol, the driver is subjected to two types of sanctions that are criminal and administrative sanctions. Since the limit of promille is not estabished by the legislation for the criminal sanction, the promille limit is determined by the judicial decisions and doctrine and it is decided, whether to impose sanction in the light of other findings if necessary. For the administrative sanction to be applied, the driver must exceed the limit of promille determined by the legislation. Administrative sanction is applied in case the driver exceeds the limit of promille determined by the legislation. As a result of the applied tests, if it is opined that the driver is not able to conduct the vehicle safely, it is decided to impose sanction.
The driver has remedies against the sanctions imposed due to driving after the alcohol consumption. The driver has the right to appeal against the criminal sanctions if the appeal conditions have been met. The remedy against the administrative sanction differs according to the type of the administrative sanction imposed, for some administrative sanctions, the driver has the right to resort to administrative jurisdiction, whereas for other administrative sanctions, the driver has the right to resort to the criminal court of peace.
Alcohol Promille Safe Conduct of Vehicle Jeopardize Traffic Safety Criminal Sanction Administrative Sanction Judicial Remedy
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Law in Context |
Journal Section | Research Articles |
Authors | |
Publication Date | October 15, 2021 |
Submission Date | January 31, 2019 |
Published in Issue | Year 2021 Volume: 18 Issue: 2 |