Bu makâlede, hadislerin salt literal/lafzî bir okuyuşla okunduğu
takdirde yanlış anlaşılabileceğine işaret etmek için iki olay üzerinde
durulacaktır. Her iki olay da hicretin altıncı yılında gerçekleşen Hudeybiye
Barış Antlaşması esnasında meydana gelmiştir. Bazı kimseler, Hudiybiye’de
yaşanan bir hâdiseye dayanarak Hz. Peygamber’in ağzından çıkan tükürük ve
balgam gibi bazı atıklarını sahâbe’nin rahatlıkla yüzlerine sürdüklerini iddia
etmektedirler. Şahsî kanâtimize göre literal olarak böyle bilgiler içeren
rivâyetler, acele bir kararla zâhiri üzere anlaşılmamalı ve bu anlayışın da tek
doğru anlayış olduğu iddia edilmemelidir. Hudeybiye Barış Antlaşması
esnâsında cereyan eden diğer bir olay ise, şöyledir: Müslümanlar
karargahlarını bir kuyunun başına kurmuşlardı. Su ihtiyaçları olunca kuyudaki
suyu kullanmışlar, ancak kuyunun suyu herkese yetmemişti. Bunun üzerine
Hz. Peygamber sadağından bir ok çıkarmış, sahâbe bu oku suyu bitmiş olan bu
kuyunun üzerine koyduklarında kuyunun suyu eskisinden çok daha gür bir
şekilde çoğalıp akmış ve herkes su ihtiyacını karşılamıştı. Bu hadise,
Hudeybiye’de meydana gelmiş bir mucize olarak anlatılmaktadır. Ancak biz
bu araştırmamızda, bu olayın da farklı bir şekilde yorumlandığını gündeme
getirip, bu yorumu kabul etmenin mümkün olabileceğini ifade edeceğiz.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Issue |
Authors | |
Publication Date | June 28, 2018 |
Submission Date | April 11, 2018 |
Published in Issue | Year 2018 Issue: 40 |
Journal of Yüzüncü Yıl University Graduate School of Social Sciences is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial 4.0 International License (CC BY NC).