Erken Cumhuriyet döneminin önemli yazarlarından Şükûfe Nihal Başar, aynı zamanda, Darülfünûn’dan mezun olan ilk kadın coğrafyacıdır. Gezi türündeki Finlandiya ve Domaniç Dağlarının Yolcusu kitaplarının yazarı, mesleki nedenler dışında coğrafyaya özel bir ilgi gösterir; Anadolu coğrafyasına milli romantik bir duyuşla kaleme aldığı roman, şiir ve gazete yazılarında yer verir. Anadolculuk akımının etkilerini belirgin biçimde taşıyan toplumcu gerçekçi eserlerinde Birinci Dünya Savaşı’ndan Milli Mücadele’ye, ulusal bilinçlenmeden Anadolu’nun vatanlaşmasına kadar farklı konuları ele alır. Eserlerinde resmi söylemin argümanlarını yeniden üreten Cumhuriyet aydınlarının romantik bir iyimserlikle mistifiye ettikleri köy yaşantısı, seyahatin yeni yerler keşfetme deneyimi yaşattığı, vatanseverliği ve yaratıcılığı artırdığı inancıyla Anadolu’yu en uzak köşelerine kadar bizzat gezen Şükûfe Nihal’in eserlerinde gerçekçi bir biçimde ele alınır. Birinci Dünya Savaşı sonunda köyleri, şehirleri yerle bir edilen Anadolu’nun yeniden vatan haline gelişini anlattığı Çölde Sabah Oluyor!’da (1951) Cumhuriyet öncesi ve sonrasını objektif bir yaklaşımla karşılaştırmaya çalışır. İdealist ve çalışkan bir devlet memuru olan Adnan Hocagil’in başından geçen maceralarla köy kalkınması düşüncesini işlerken, hikâyenin arka planında yüzyıllar boyunca yeterince tanınmamış, Türk aydını için ‘terra incognita’ bir çöl olarak kalmış Anadolu’yu yurt sevgisi ve ortak yaşama arzusu çerçevesinde keşfeder.
Şükûfe Nihal Başar, one of the significant writers of the early Republican period, is also the first woman geographer to graduate from Darülfünûn. The author of the travel genre, Finlandiya (Finland) and Domaniç Dağlarının Yolcusu (The Traveler of the Domaniç Mountains), shows a special interest in geography apart from professional reasons, and includes Anatolian geography in her novels, poems and newspaper articles, which she wrote with a national romantic sense. In her socialist realist works, which clearly bear the effects of the Anatolianism movement, she deals with different subjects from the First World War to the National Struggle, from national awareness to the nationalization of Anatolia. Village life, which the Republican intellectuals mystified with a romantic optimism, who reproduced the arguments of the official discourse in his works, is handled realistically in the works of Şükûfe Nihal, who personally traveled to the farthest corners of Anatolia with the belief that travel provides the experience of discovering new places and increases patriotism and creativity. She tries to compare the pre-republican and post-Republican era with an objective approach in her work, Çölde Sabah Oluyor! (It's Morning in the Desert!, 1951). While handling the idea of village development with the adventures of Adnan Hocagil, an idealist and hardworking civil servant, she explores Anatolia, which was not known enough for centuries and remained a ‘terra incognita’ desert for Turkish intellectuals, within the framework of love of country and desire to live together.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | South-West (Oghuz) Turkic Dialects and Literatures |
Journal Section | Issue |
Authors | |
Publication Date | October 30, 2023 |
Submission Date | August 11, 2023 |
Published in Issue | Year 2023 Issue: Cumhuriyet Özel Sayısı |
Journal of Yüzüncü Yıl University Graduate School of Social Sciences is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial 4.0 International License (CC BY NC).