Introduction: Elevators area transportation vehicle form with a wide range of usage areas at the present time. In general, elevator accidents are divided into two as 'user accidents' and 'work accidents'. Both work-related and user-related injuries are interesting, especially in terms of their mechanism. The aim of our study was to obtain data on the mechanisms of injury and injury are as related to elevator accidents (cabinfall), thus creating a resource for studies on elevator accidents and contributing to the development of projects to prevent injuries and deaths as a result of elevator accidents.
Materials and Method: There ports prepared by the Turkish Council of Forensic Medicine 3rd Speciality Board of the cases who had an elevator accident (fall) sent to the 3rd Specialization Board of the Forensic Medicine Institute for the determination of the disability rate in a 10-year period between 01/01/2011 – 01/01/2021 were examined in electronical environment.
Results: Of the 47 cases sent for disability assesment after an elevator accident between 2011 and 2021, 36 (76.6%) were males and 11 (23.4%) were females. Patient age ranged from 2 to 64 years. Meanage was 38.42±13.71 years, and median age was 39 years. Bone fractures were present in 37 (78.7%) of the cases. Skull fractures were found in 5 (10.6%) cases, upper extremity fractures in 6 (12.8%), femur in 5 (10.6%), patella in 4 (8.5%), and 15 (31.9%) fractures were found in the tibia and/or fibula, 8 in calcaneus (17%), and 3 in other footbones(6.4%). In addition, it was seen that 5 (10.6%) had thoracic vertebral fractures and 18 (38.3%) had lumbar vertebral fractures. Rib fracture was detected in 1 (2.1%) case. Mean disability rate of the cases was found to be 24.92 ± 21.51.
Discussion and Conclusion: The injuries that occur as a result of the fall of the elevator cabin vary according to the structure of the cabin, the floor it is located on, the position of the person and the anatomical and physiological structure of the person. Elevator accidents are traumas that can cause specific injuries and morbidities. Thus, there is a need for studies to prevent elevator accidents.
Giriş: Asansörler günümüzde kullanım alanları oldukça geniş olan ulaşım araçlarıdır. Genel olarak asansör kazaları ‘kullanıcı kazaları’ ve ‘iş kazaları’ olarak ikiye ayrılır. Hem iş kazaları hem kullanıcı kazaları ile ilgili yaralanmalar özelikle mekanizması açısından ilgi çekicidir. Çalışmamızın amacı; asansör kazaları (kabin düşmesi) ile ilgili yaralanma mekanizmaları ve yaralanma bölgelerine dair verileri elde etmek böylece asansör kazaları ile ilgili yapılacak çalışmalara kaynak oluşturmak, asansör kazası sonucu yaralanma ve ölümleri önleyici projelerin geliştirilmesine katkı sunmaktır.
Gereç ve Yöntem: 01/01/2011– 01/01/2021 tarihleri arasındaki 10 yıllık periyotta Adli Tıp Kurumu 3. Adli Tıp İhtisas Kurulu’na maluliyet oranı tespiti için gönderilen; asansör kazası (düşmesi) geçirmiş olguların 3. İhtisas Kurulu’nca tanzim edilmiş olan raporları elektronik ortamda incelendi.
Bulgular: 2011 ve 2021 yılları arasında asansör kazası sonrası maluliyet değerlendirmesi için gönderilen 47 olgunun 36 (%76,6)’sı erkek, 11 (%23,4)’i kadın cinsiyetteydi. Olguların yaşları 2 ila 64 arasında değişmekteydi. Ortalama yaş 38,42±13,71, ortanca yaş 39’du. Olguların 37 (%78,7)’sinde kemik kırığı/kırıkları mevcuttu. Olguların 18 (%38,3)’inde lomber vertebra kırığı, 15 (%31,9)’inde tibia ve/veya fibula, 8 (%17)’inde kalkaneus, 6 (%12,8)’sında üst ekstremite kırıkları, 5 (%10,6)’inde kafatası kırığı, 5 (%10,6)’inde femur, 5 (%10,6)’inde torakal vertebra kırığı, 4 (%8,5)’ünde patella, 3 (%6,4)’ünde diğer ayak kemiklerinde kırık olduğu tespit edildi. Bunun yanında 1 (%2,1) olguda da kosta fraktürü olduğu tespit edildi. Olguların ortalama maluliyet oranı 24,92 ± 21,51 olarak tespit edildi.
Tartışma ve Sonuç: Asansör kabini düşmesi sonucu meydana gelen yaralanmalarda, kabinin yapısı, bulunduğu kat, kişinin pozisyonu ve kişinin anatomik ve fizyolojik yapısına göre değişkenlik gösterir. Asansör kazaları özellikli yaralanmalara ve morbiditelere sebep olabilen travmalardır. Bu nedenle asansör kazalarını önleyici çalışmalara ihtiyaç vardır.
Etik Kurul Onayı: Çalışmada Helsinki Deklerasyonu’na uyulmuş olup, Adli Tıp Kurumu Başkanlığı, Eğitim ve Bilimsel Araştırma Komisyonu’ndan 30/03/2021 tarih ve 21589509/2021/494 sayılı karar ile izin alınmıştır.
Çalışma için Adli Tıp Kurumu Başkanlığı'na teşekkür ederiz.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Adli Tıp |
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Erken Görünüm Tarihi | 15 Aralık 2023 |
Yayımlanma Tarihi | 18 Aralık 2023 |
Gönderilme Tarihi | 3 Şubat 2023 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2023 Cilt: 37 Sayı: 3 |