As a prominent approach in the transformation process of the modern welfare state, a stakeholder that has an important place in the welfare mix is civil society and civil society-based philanthropic activities. Food banking, a service provided by non-governmental groups, offers crucial information on the direction social policy is now taking, the function of these organizations in the welfare system, and their interactions with other actors. This study set out with the aim of making a comprehensive assessment of their position in the welfare system in the battle against poverty by considering the various functions of food banks in Turkey, together with the demand side and the supply side. As a result of the field research using qualitative research methods and techniques, a descriptive analysis focused on the perspectives and experiences of the parties in food banking service. The analysis led to the conclusion that food banks in Turkey can be seen as a voluntary good effort to reassess the surplus created by the capitalist system for the benefit of those in need, the environment, and the entire society; however, it was also determined that they cannot continue to exist in place of government policies against poverty.
Refah karması, sosyal politikaların şekillendirilmesinde kamu sektörü, özel sektör ve sivil toplum kuruluşları üçlüsü arasındaki ortaklıklara dikkat çekmektedir. Neo-liberal ideoloji doğrultusunda devletin refah hizmetlerindeki öncü rolünün ve sınırlarının daraltılmasına yönelik bir çaba olarak yorumlandığı da görülmektedir. Refah karması yaklaşımı içinde önemli yer tutan bir paydaş, sivil toplum ve sivil toplum tabanlı hayırsever faaliyetler olmaktadır. Gıda bankacılığı, sivil toplum kuruluşları eliyle gerçekleştirilen bir uygulama olarak, refah sistemi içerisinde sivil toplum kuruluşlarının rolü ve bu kuruluşların diğer aktörler ile ilişkisi üzerine önemli veriler sunmaktadır. Bu çalışma, Türkiye’de gıda bankalarının çeşitli fonksiyonları, talep tarafı ve arz tarafı ile birlikte ele alınarak, yoksullukla mücadele konusunda, refah sunumundaki yerlerinin bütüncül bir değerlendirmesini yapabilmeyi amaçlamaktadır. Nitel araştırma yöntem ve tekniklerinden yararlanılan saha araştırması sonucunda, betimsel bir analiz gerçekleştirilmiştir. Yapılan analiz neticesinde, Türkiye’de gıda bankalarının kapitalist sistemin yarattığı fazlayı ihtiyaç sahiplerinin, çevrenin ve tüm toplumun yararına yeniden değerlendirmenin gönüllü iyi bir çabası olarak değerlendirilebildiği; fakat yoksulluk karşısında kamu politikalarının ikamesi olarak varlıklarını devam ettirmelerinin söz konusu olamayacağı sonucuna ulaşılmıştır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Sosyal Politika (Diğer) |
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Erken Görünüm Tarihi | 30 Aralık 2023 |
Yayımlanma Tarihi | 31 Aralık 2023 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2023 |