The poems called as “sagu” in the old
Turkish poetry, “elegy” in classical Turkish literature and the “lament” in
Turkish folk poem are mostly the poems which tells the sorrow and sadness
because of his absence after someone dies and his goodness, heroism and
generosity. In the history of Turkish poetry, 76
poems sung by the same person for a person who died are almost nonexistent.
Yeniceli Sidki Baba, one of the leading figures of Alevi-Bektashi literature,
expressed his feelings about the death of Şeyh Cemâledin Efendi in 76 different
poems.The artist used the pseudonym “Sıdki” in his 18 poems and the rest of his
poems were told by different people. In this article in which
document analysis method was used first, the poems which Yeniceli Sıdki Baba
told upon the death of his sheikh “Şeyh Cemâledin Efendi” then, it was examined
which conceptions of Sıdki Baba’s death, Şeyh Cemâledin Efendi subjected was examined.
Eski
Türk şiirinde sagu, Klasik Türk edebiyatında mersiye ve Türk Halk şiirinde ise
ağıt olarak nitelenen şiirler, çoğunlukla ölen bir kişinin ardından onun
yokluğuna duyulan üzüntü ve acıları, onun iyilik, kahramanlık ve cömertlik gibi
çeşitli meziyetlerini anlatan şiirlerdir. Türk
şiir tarihinde ölen bir kişi için aynı kişi tarafından söylenmiş 76 şiir yok
denecek kadar azdır. Alevî-Bektaşî Edebiyatının önde gelen şahsiyetlerinden
biri olan Yeniceli Sıdkî Baba, şeyhi Şeyh Cemâledin Efendi’nin vefatı üzerine
duygularını birbirinden farklı 76 şiirde dile getirmiştir. Sanatçı söz konusu
şiirlerin 18’inde Sıdkî mahlasını kullanmış; geri kalan şiirleri ise çeşitli
kişiler ağzından söylemiştir. Doküman incelemesi
yönteminin kullanıldığı bu çalışmada şiirler önce biçim açısından incelenmiş;
daha sonra ise içerik incelemesi bağlamında Sıdkî Baba’nın gözünden Şeyh
Cemâleddin Efendi’nin vefatının hangi tasavvurlara konu edinildiği
araştırılmıştır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Ağustos 2019 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2019 |