Bu makale, Türkiye, Rusya ve İran'ın Suriye için tasarladığı Astana Süreci ile Türkiye'nin Güney Kafkasya'da barışçıl koşulları teşvik etmek ve işbirliğini geliştirmek için bir çözüm mekanizması olarak sunduğu Altılı Platform girişimi arasındaki benzerlikleri ve farklılıkları ele almayı amaçlamaktadır. Bu doğrultuda, Altılı Platform girişiminin başarı ihtimalini değerlendirmek için süreç izleme yöntemi uygulanmıştır. Son yirmi yılda Güney Kafkasya'ya yönelik barış önerileri çeşitli başlıklar altında gündeme getirilmiş ancak bir türlü çözüme ulaşılamamıştır. Bu çalışmada, bölgesel-küresel bağlamın ve ilgili aktörlerin dahil edilmesinin başarı olasılığı üzerinde doğrudan etkisi olduğu iddia edilmektedir. Türkiye, İran ve Rusya'nın Suriye için tasarlanan Astana sürecinde işbirliği yapma kabiliyetlerini ortaya koydukları düşünülürse, Altılı Platform'un bu durumda uygulanabilir olma şansı yüksek gözükmektedir. Bununla beraber, bu durum aynı zamanda Altılı Platform girişiminin başarısız olma olasılığını da artırmaktadır. Zira, Türkiye, Rusya ve İran'ın Suriye'de birbirleriyle çatışan çıkarları, halen devam eden Astana Süreci'ni zaman zaman sekteye uğratmıştır. Bu makale, Suriye'deki gelişmelerin, zaten çok kırılgan bir zeminde olan Güney Kafkasya siyaseti üzerinde önemli bir etkisi olacağını öne sürdüğünden, bu dinamiğin Altılı Platform girişimi için olumsuz yansımaları olabileceği esasını tartışmaktadır.
This article compares and contrasts the Astana Process, which Türkiye, Russia, and Iran devised for Syria, with the Six-Way Platform Initiative, which Türkiye has offered as a solution mechanism to promote peaceful conditions and foster cooperation in the South Caucasus. In this vein, the process tracing method is applied to assess the Six-Way Platform initiative's chances of success. Over the past twenty years, peace proposals for the South Caucasus have been placed on the agenda under various titles but solutions have never been realized. This article makes a case that the regional-global context and the inclusion of relevant actors has a direct impact on the likelihood of success. Given that Türkiye, İran and Russia have demonstrated their ability to cooperate in the Astana process designed for Syria, there is a greater chance that the Six-Way Platform will be feasible in this case. On the contrary, this fact also increases the likelihood that the Six-Way Platform collaboration endeavor could fail. The opposing interests that Türkiye, Russia, and Iran attempt to advance in Syria have at times stalled the Astana Process, which is still ongoing. This dynamic could have negative repercussions for the Six-Way Platform, as this article argues that, what transpires in Syria will have a significant impact on the South Caucasus' politics, which are already on very fragile ground.
Birincil Dil | İngilizce |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 29 Aralık 2022 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2022 Sayı: 42 |