Background and aims: We aimed to determine the utility of M30 and M65 antigen
concentration levels for predicting hepatic injury in chronic hepatitis B disease.
Materials and Methods: This study
compared concentration levels of M30 and M65 antigens between patients with hepatitis
B e-antigen negative chronic hepatitis B and healthy subjects. Furthermore, the
correlations between either M30 or M65 antigen levels and aspartate
aminotransferase, alanine aminotransferase, HBV-DNA, histological activity
index and fibrosis were evaluated in the patient group.
Results: A total of
81 subjects were included in the study; 50 patients with HBeAg negative chronic
hepatitis B and 31 healthy subjects. The concentration of the M30 antigen was
significantly higher in the chronic hepatitis B patient group than in the
healthy subject group (p <0.05). However, there was no difference in M65
antigen concentration values between the two groups (p >0.05). Correlation
analysis performed in the patient group revealed a significant correlation
between M30 antigen concentration levels and aspartate aminotransferase levels
(r: 0.207, p <0.05), and between M65 antigen concentration levels and
HBV-DNA levels (r: 0.204, p <0.05). There was no significant correlation
observed between M30 or M65 antigen concentration levels and both the histological
activity index and fibrosis.
Discussion: The presence of high M30 antigen levels in HBeAg negative chronic
hepatitis B patients may suggest that M30 antigen concentration might be
beneficial in disease monitoring and evaluation of treatment efficacy. This
observation must be tested further in more comprehensive studies. However, the
absence of a significant correlation between the concentration levels of either
antigen or both the histological activity index and fibrosis suggests that pathological
examination is unique in detecting hepatic injury.
Giriş: Tüm hepatit türlerinde inflamatuvar olay nekroz
ve apopitozu içeren farklı mekanizmalar ile hepatosit ölümüne sebep olur.
M30-antijen apoptozis esnasında kaspazlar tarafından parçalanmış CK18 düzeylerini
ölçmede, M65-antijen ise nekroza giden hücrelerden salgılanan total CK18
düzeylerini ölçmede kullanılır. Bu iki marker’ın kronik hepatit B
enfeksiyonunda kullanımı ile ilgili sınırlı sayıda çalışma mevcuttur. Biz bu
çalışmada M30 ve M65 antijen düzeylerinin, kronik hepatit B hastalığında
karaciğer hasarını göstermede kullanılabilir olup olmadığını göstermeyi
amaçladık. Gereç ve
Yöntem: Bu çalışmada, Katip
Çelebi Üniversitesi, İzmir Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi,
Gastroenteroloji polikliniğine başvuran kronik hepatit B enfeksiyonlu hastalar
ve sağlıklı kontrol grubunda, M30 ve M65 antijen düzeyleri ölçüldü ve çalışma
sonunda elde edilen veriler karşılaştırıldı. Kronik aktif hepatit B
enfeksiyonlu hastalarda ve sağlıklı kontrol grubunda M30 ve M65 antijen
düzeyleri karşılaştırıldı. Ayrıca hasta grupta M30-M65 düzeyleri ile aspartat
aminotransferaz, alanin aminotransferaz, hepatit B virus DNA, histoloji
aktivite indeksi ve fibrozis düzeyleri arasındaki ilişki değerlendirildi. Bulgular: Çalışmaya 50 kronik aktif hepatit B hastası ve 31 sağlıklı
kontrol olmak üzere toplam 81 hasta alındı. Hepatit B hasta grubunda
M30-antijen düzeyi kontrol grubuna göre anlamlı düzeyde yüksek bulundu
(p<0.05), ancak iki grup arasında M65-antijen düzeyleri açısından anlamlı
fark saptanmadı (p>0.05). Hasta grupta yapılan korelasyon analizinde
M30-antijen ile aspartat aminotransferaz arasında (r:0.207, p<0.05),
M65-antijen ile hepatit B virus DNA arasında anlamlı ilişki saptandı (r:0.204,
p<0.05). M30-M65-antijen ile histoloji aktivite indeksi ve fibrozis arasında
anlamlı ilişki saptanmadı. Sonuç: Apopitoz
belirteci olan M30 düzeylerinin kronik aktif hepatit B hastalarında yüksek
saptanması bize M30 düzeylerinin daha kapsamlı çalışmalar ile hastalık
takibinde, hatta hastalara verilen tedavinin etkinliğinin değerlendirilmesinde
faydalı bilgiler sağlayabileceğini düşündürdü. Ancak M30-M65 düzeyleri ile histoloji
aktivite indeksi ve fibrozis arasında anlamlı ilişki olmamasının, patolojinin
karaciğer hasarı tespitinde rakipsiz olduğunu bir kez daha ispatladığını
düşünüyoruz.
Birincil Dil | İngilizce |
---|---|
Konular | Sağlık Kurumları Yönetimi |
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 24 Eylül 2018 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2018 Cilt: 17 Sayı: 2 |
test-5