Bu çalışma uluslararası hukuk ve ilişkilerin en tartışmalı kavramlarından biri olan self-determinasyonun 20’nci yüzyıldaki gelişim sürecine odaklanmaktadır. Çalışmada, İkinci Dünya Savaşı öncesi ortaya çıkmakla birlikte, ilk defa Birleşmiş Milletler Şartı ile geniş kapsamlı bir uluslararası antlaşma içerisinde muğlak bir şekilde kendine yer bulan bu kavram San Francisco Konferansı’ndan itibaren detaylı bir incelemeye tabi tutulmuştur. Birleşmiş Milletler teşkilatı tarafından hayata geçirilen düzenlemeler özelinde incelenen self-determinasyon tartışmalarının temelde üç ana eksende yapıldığı tespit edilmiştir. İç self-determinasyon ve dış self-determinasyon olarak ifade edilen birinci tartışma self-determinasyonun kapsamına yöneliktir. İlke ve hak kavramları üzerinden yapılan ikinci tartışma self-determinasyonun anlamına ilişkindir. Son tartışma ise self-determinasyona dayanacak olan özne, yani, “peoples” kavramı üzerinde yaşanmaktadır. Çalışma, literatürden ayrılan bir yönüyle San Francisco Konferansı tutanakları ile konuya ilişkin önem arz eden Birleşmiş Milletler Genel Kurul kararları görüşme tutanaklarını detaylı bir şekilde incelemektedir. Bu anlamda çalışma, self-determinasyon kavramına ilişkin ilke-hak tartışmasının ikinci lehine artık son bulduğunu, ancak diğer iki tartışmanın daha sıcaklığını koruduğunu göstermektedir.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Hukuk |
Bölüm | KAMU HUKUKU |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 31 Ocak 2021 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2021 Cilt: 25 Sayı: 1 |