This study examines Türkiye's rooted administrative centralization culture and one of its contemporary impacts on local administration: the intersecting service areas of local administration and the central government in public service delivery. The fundamental assumption of the study is that these intersections stem from the historical positioning of local administration not as independent administrative entities but as extensions of central authority. This historical condition has shaped a traditional model that determines the responsibilities of local administration in public service provision. Moreover, it defines the doctrinal framework, boundaries, and content of the public service notion. Within the political and legal culture shaped by this model, the passive positions of local administration are continuously reproduced. To trace this continuity, the study is structured into two main sections. First, it presents a framework for Türkiye-specific model by analyzing the historical and legal foundations of the centralist administrative culture. The second section focuses on the contemporary manifestation of this culture in the form of intersecting service areas between central and local administrations. Based on findings obtained through document analysis, the study concludes that, since 2016, the accelerating re-centralization processes have increasingly restricted and marginalized local administration in the field of public service provision.
Administrative Centralism local administrations new centralism public service service area intersections.
Bu çalışma, Türkiye'deki köklü idari merkezileşme kültürünü ve bu kültürün yerel yönetimler üzerindeki güncel etkilerinden biri olan yerel yönetimlerin ve merkezi idarenin sunduğu kamu hizmeti alanlarındaki kesişimleri incelemektedir. Kamu hizmetlerinin sunumunda meydana gelen kesişimlerin kökeninde yerel yönetimlerin tarihsel olarak bağımsız idari birimler olarak değil, merkezi otoritenin uzantıları olarak konumlandığı olgusal durum çalışmanın temel varsayımını oluşturur. Bu olgusal durumun tarihsel kökenleri, yerel yönetimlerin kamu hizmeti sorumluluklarını şekillendiren bir model/geleneksel yapı ortaya koymaktadır. Bu durum, kamu hizmeti nosyonunun doktriner çerçevesini, sınırlarını ve içeriğini de belirlemektedir. Bu modele göre şekillenen siyasal ve hukuksal kültür içinde yerel yönetimlerin edilgen konumları sürekli olarak yeniden üretilmektedir. Bu sürekliliğin izleneceği iki ana bölüm altında çalışma ilk olarak, Türkiye’ye özgü bu modelin inşasına dair bir çerçeve sunarak bu merkeziyetçi kültürün tarihsel ve hukuki temellerini analiz etmektedir. Sonrasında ise merkezi ve yerel yönetimler arasındaki kesişen hizmet alanları biçimindeki, idari merkeziyetçi kültürün güncel tezahürüne odaklanmaktadır. Çalışmada doküman analizi metoduyla elde edilen bulgulara göre, özellikle 2016'dan bu yana ivme kazanan yeniden merkezileşme süreçleri ışığında, yerel yönetimlerin kamu hizmeti alanında giderek daha fazla kısıtlandığı ve etkisizleştirildiği tespit edilmektedir.
İdari Merkeziyetçilik yerel yönetimler yeni merkeziyetçilik kamu hizmeti hizmet alanı kesişimleri
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Kamu Yönetimi |
Bölüm | Ana Bölüm |
Yazarlar | |
Erken Görünüm Tarihi | 6 Nisan 2025 |
Yayımlanma Tarihi | 18 Nisan 2025 |
Gönderilme Tarihi | 22 Ocak 2025 |
Kabul Tarihi | 23 Mart 2025 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2025 Cilt: 27 Sayı: 1 |