Günümüzde sürekli gündem konusu olan iktisadi adalet kavramı adeta ulaşılmayı bekleyen bir üst-amaç olarak ortaya çıkar. Ancak ulusal ve uluslararası çerçeveyi kapsayan verilere bakıldığında arzulanan hedefin çok uzağında seyredildiği anlaşılır. Oysa yüzyıllar öncesinde dahi Osmanlı’nın bahsedilen hedefe ulaştığı bilinir. Osmanlı, başarısını politikalara olduğu kadar, belki daha da fazla düşünce yapısına borçludur. Bu kademeli referansın başında ise İslam hukuku yer alır. Bir hukuk devleti olan Osmanlı’nın bu özelliği bütün politika, karar ve eylemlerinde somut biçimde ortaya çıkar.
Buradan hareketle çalışmada günümüz toplumlarına model olması amacıyla, özellikle iktisadi düşünce, politik iktisat ve iktisadi sosyoloji alanlarında önemini giderek arttıran iktisadi adalet kavramı ele alınacak, ardından Osmanlı hukuk sisteminin bu olguyu hangi ilke ve değerlere göre şekillendirdiği tartışılacak, sonrasında ise daha spesifik olarak iktisadi adaleti öne çıkaran ticaret politikalarına değinilecektir. Böylelikle küresel çapta yaşanan iktisadi eşitsizliğe, adaletsizliğe ve yozlaşmaya bir nebze de olsa ışık tutabilecek düşünsel zeminin ortaya çıkarılması bu araştırmanın odak noktasını oluşturacaktır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 31 Aralık 2019 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2019 Cilt: 4 Sayı: 2 |