Dünyamız büyük bir hızla sürekli gelişmekte ve her saniye çok sayıda veri üretilmektedir. Bu anlamda her
şeyin sürekli bir değişim içerisinde olduğunu söylemek mümkündür. Bu değişimlere ve gelişimlere uyum
sağlamak için de hayat boyunca öğrenebilme veya öğrenmeye hevesli olma durumları çok önemli hale
gelmektedir. Öğrenmeye yönelik tutumların veya duyguların da öğrenmeyi etkilemekte olduğu bilinmektedir. Bu
yüzden bu araştırmacının amacı, bir üniversitenin eğitim fakültesinde okumakta olan öğretmen adaylarının
öğrenmeye yönelik tutumlarını belirlemek ve onların tutumlarının kişisel özelliklerine göre farklılık gösterip
göstermediğini incelemektir. Araştırma evreni, eğitim fakültesinde okumakta olan 3. ve 4. sınıf öğretmen
adaylarından oluşmaktadır. Araştırmanın örneklemi ise eğitim fakültesi, 3. ve 4. sınıflardan rastgele seçilen 255
öğrenciden oluşmaktadır. Araştırmada ölçme aracı olarak; Kara (2010) tarafından geliştirilmiş olan ve geçerlilikgüvenilirlik analizleri yapılmış olan, “Öğrenmeye İlişkin Tutum Ölçeği” kullanılmıştır. Nicel araştırma
yöntemlerinden betimsel tarama modelinin benimsendiği araştırmada elde edilen veriler SPSS paket programı
sayesinde analiz edilmiştir. Araştırma sonucunda öğretmen adaylarının öğrenmeye yönelik tutumlarının kendi
algılarına göre genel olarak yüksek olduğu belirlenmiştir. Ayrıca araştırmanın sonuçları; öğretmen adaylarının
öğrenmeye yönelik tutumlarının cinsiyet, okudukları bölüm ve aylık kitap okuma seviyeleri değişkenlerine göre
anlamlı farklılıklar gösterdiğini fakat sınıf seviyesi değişkenine göre anlamlı farklılıklar göstermediğini ortaya
çıkarmıştır.
Our world is changing very rapidly and continuously, and lots of data is being produced in every
second. Thus, it is possible to say that everything is exposed to constant change. It is very important for
individuals to be able to learn for life or to be willing to learn in order to adapt themselves into these changes and
improvements. It is also known that the attitudes or feelings towards learning affect learning. Therefore, the aim
of this research is to determine the attitudes of teacher candidates studying at a faculty of education of a
university towards learning and to analyse whether their attitudes showed significant differences in terms of
various variables. The universe of the research consisted of the third-grade and fourth-grade teacher candidates
studying at a faculty of education in the 2017-2018 educational years. The study group of the research consisted
of 255 students chosen randomly from this group. The Attitude Scale towards Learning, a reliable and valid
measurement tool, developed by Kara (2010), was used in the study. The survey model, one of the quantitative
research methods, was adopted in the research. The acquired data was analysed thanks to the SPSS package
program. The results of the research showed that the attitudes of teacher candidates towards learning were
simply high. In addition, according to the results of the research, it was determined that the attitudes of teacher candidates towards learning showed significant differences in terms of the variables including gender, teaching
department and the monthly number of book reading yet they didn’t show any differences in terms of the class
level.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Alan Eğitimleri |
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Aralık 2018 |
Gönderilme Tarihi | 28 Haziran 2018 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2018 Cilt: 6 Sayı: 2 |
Bu Dergide Yayınlanan İçerikler Atıf 4.0 Uluslararası (CC BY 4.0) Tarafından Lisanslanmıştır.