Öz
Hulki Aktunç edebiyatın pek çok türünde eser veren bir yazardır. Şiirleri, deneme ve romanlarıyla gerek üslup gerekse dil becerisi anlamında dikkat çeken bir isim olmuştur. Resim ve tablo sergileri de düzenleyen Aktunç, en çok öyküleriyle anılır. Öykülerinde ağırlıklı olarak yalnızlık, arayış, aidiyet sorunsalı ve kaçış gibi temalar öne çıkar. Hulki Aktunç, geleneksel anlatım tarzlarını kendine has özelliğiyle modernize eder ve bilinç akışı, monolog tekniklerine sıkça başvurur. Hulki Aktunç, eserlerinde Doğu ve Batı edebi geleneklerinden yararlanır. Söyleyişe önem verir. Öykülerinin içeriğinde halk hikâyeleri, söylenceler, efsaneler sıkça yer alır. Aktunç, biçimsel olarak anlatımda kullandığı teknik ve yöntemlerle özgünlüğünü ve çağdaşlığını korur. Hazırladığı Büyük Argo Sözlüğü, onun Türkçeye hâkimiyetini de gösterir. Türkçeye hâkim olmasının yanında Aktunç, öykülerinde Farsçadan Arapçaya, Kürtçeden Ermeniceye, Fransızcadan Rumcaya pek çok dilden kelimelere yer verir. Aktunç’un öykü kahramanları yalnız, karamsar, içe dönük özellikler taşır. Yazarın öykülerinde bireysellik ön plandadır. Yazar, bireyin iç buhranları, kaçışları, yabancılaşması üzerinden içinde yaşadığı toplumun değer yargılarını sorgular. Renklerin kullanımı, Hulki Aktunç’un öykülerindeki karakter ve tiplerle birlikte değerlendirilmiştir. Yazar, eserlerinde renkleri daha çok doğrudan kullanmış, çeşitli edebi sanatlara ve süslü bir anlatıma renkleri dâhil etmemiştir. Yazarın sokakta konuşulan dili öykülerinde kullanması renklerin de günlük dildeki kullanımlarıyla yer alması sonucunu doğurmuştur. Yazarın öykülerinde karakterlerin sosyoekonomik durumları, renklerin kullanım biçimlerine yansımıştır.