This paper investigates the changes the Covidien-19 outbreak can create in the world order and their possible impacts on Turkey. The pandemic began in a period when competition among major rival actors of the international system was on the rise in accordance with what the power transition theory depicts. Now, the virus even deteriorates the already strained relations among them, especially between U.S. and China. Governments that can effectively fight the disease increase their reputation among their citizens, while others will experience legitimacy crises. It is expected that the impact of the virus on national economies will not be limited to short-term destruction and will make certain sectors and economic approaches more advantageous. With this new conjuncture, the issues stand out: the meaning of the relationship between life and death and the regulation of privacy-security balances. Turkey can design strategies based on its life-saving power in some conflict zones which it is already part of, depending on the duration and the damage of the epidemic. In the medium and long term, realizing the potentials for change beginning from the smallest basic units of the world order may generate motivation for the original future designs. Technological possibilities promised by Industry 4.0 and biological hazards brought up due to virus outbreak invite new future scenarios in the triangle of security-economy-meaning systems. The projection as to this potential is mentioned in the section the "Turkish House".
Bu makale, Covid-19 salgınının dünya düzeninde meydana getirebileceği değişikleri ve bunların Türkiye üzerindeki muhtemel etkilerini konu edinmektedir. Güç geçişi teorisinin tasvir ettiğine benzer biçimde, rakip büyük aktörler arasındaki rekabetin yükseldiği bir dönemde başlayan salgın, uluslararası sistemdeki gerilimleri yükseltmektedir. Hastalıkla etkin mücadele edebilen devletler vatandaşları nezdindeki itibarlarını arttırırken, diğerleri meşruiyet krizleri yaşayabileceklerdir. Virüsün ekonomiler üzerindeki etkisinin, kısa vadeli tahribatla sınırlı kalmayacağı, belirli sektörleri ve ekonomik yaklaşımları daha avantajlı hale getireceği varsayılmaktadır. Yeni konjonktürde, hayat-ölüm ilişkisinin manalandırılması ve mahremiyet-güvenlik dengelerinin düzenlenmesi meselesi anlam sistemleri arasındaki rekabette öne çıkmaktadır. Türkiye, salgının süresi ve meydana getireceği tahribata bağlı olarak, halihazırda çatışmalarla yüz yüze olduğu bazı bölgelerde hayat kurtaran gücüne dayalı stratejiler tasarlayabilir. Orta ve uzun vadede ise dünya düzeninin en küçük temel birimlerinden başlayan değişim potansiyelini fark etmesi, orjinal gelecek tasarımları için motivasyon üretebilir. Endüstri 4.0’ın vadettiği teknolojik imkanlar, virüs salgını sebebiyle gündeme gelen biyolojik tehlikeler, güvenlik-ekonomi-anlam sistemleri üçgeninde yeni gelecek senaryolarına davetiye çıkarmaktadır. Makaledeki “Türk Evi”yle ilgili tahayyül, bu potansiyele işaret eden bir başlık açmaktadır.
Covid-19 Salgını ve Dünya Düzeni Corona Virüsü ve Türkiye Dijital Dönüşüm Biyolojik Savaş Türk Evi
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Tüm Sayı |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 31 Mayıs 2020 |
Gönderilme Tarihi | 21 Nisan 2020 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2020 Cilt: 7 Sayı: 13 |
MAKALE DEĞERLENDİRME SÜRECİ
Yazar tarafından gönderilen bir makale, gönderim tarihinden itibaren 10 gün içinde dergi sekreteri tarafından makalenin, telif sözleşmesinin ve benzerlik raporunun (Turnitin programı) eksiksiz ve düzgün bir şekilde gönderilip gönderilmediği yönünden incelenir. İstenilen bu dosyalar eksiksiz ve düzgün bir şekilde gönderilmiş ise makale; ikinci aşamada derginin yayın çizgisine uygun olup olmadığı yönünden değerlendirilir. Bu süreçte makale yayın çizgisine uygun değilse yazara iade edilir. Makale yayın çizgisine uygun ise şablona uygun bir şekilde gönderilip gönderilmediği yönünden değerlendirilir. Şayet makale şablona uyarlanıp gönderilmemiş ise değerlendirme sürecine alınmaz. Bu süreçte yazarın derginin belirlediği şartlara uygun bir şekilde sisteme makale yüklemesi beklenir. Makale şablona uygun bir şekilde hazırlanıp gönderilmiş ise son aşamada makale derginin yayın ilkeleri, yazım kuralları, öz, abstract, extented abstract, kaynakça gösterimi vb. yönlerden incelenir. Bu ayrıntılarda makalede bir sorun varsa yazarın bu hususları tamamlaması istenir ve verilen süre içerisinde eksiksiz bir şekilde yeniden makaleyi göndermesi istenir.
Tüm bu aşamaları geçen makale, editör tarafından bilimsel yeterliliğinin denetlenmesi amacıyla ikinci 7 günlük süre içerisinde çalışmaya uygun iki hakeme değerlendirmeleri için gönderilir. Hakemlerin değerlendirme süreleri 15 gündür. Bu süre zarfında hakemlik görevini tamamlamayan bir hakem olursa ilgili hakeme değerlendirmeyi tamamlaması için 7 günlük ek süre verilebilir. Bu süre zarfında hakem görevini yerine getirmezse yerine yeni bir hakem ataması yapılır. En az iki hakemden gelen raporlar olumlu ise makale yayın aşamasına alınır. Hakem raporlarından birisi olumlu diğeri olumsuz ise makale üçüncü bir hakeme gönderilir. Üçüncü hakem raporu da olumsuz ise makale ret edilir. Üçüncü hakemin değerlendirmesi olumlu ise makaleyle ilgili hakem raporları dergi alan editörlerinden oluşan Editörler Kurulu tarafından incelenir. Makalenin yayınlanmasıyla ilgili nihai karar alan editörlerinden oluşan Editörler Kurulu tarafından verilir. Hakem raporlarının yetersiz ve tatmin etmekten uzak olması veya İngilizce editör tarafından abstract ve extented abstract’ın yetersiz görülmesi hallerinde de yine makaleyle ilgili son karar Editörler Kurulu tarafından verilir. Tüm bu aşamalardan geçen bir makale en yakın sayıya yayınlanmak üzere eklenir. İlgili sayıda yer kalmaması halinde makalenin yayımı bir sonraki sayıya kaydırılır. Bu durumda ve tüm değerlendirme sürecinde yazar isterse makalesini geri çekme hakkına sahiptir. Ancak bu durumu dergiye bildirmesi gerekir. Makale gönderim tarihinden makalenin yayına kabul tarihine kadar tüm bu işlemler için ortalama 3 aylık bir süre öngörülmektedir.