Bu makale Avrupa’nın İslam algısını postkolonyal bakış açısıyla araştırmaktadır. Makalede postkolonyal kavramı hem periyodik anlamda sınırlama hem de kuramsal yaklaşım anlamda konuyu analiz etme amacıyla kullanıldı. Birinci manasıyla Avrupa’nın İslam algısını üç ana döneme ayırmak mümkündür: sömürgecilik-öncesi İslam algısı, sömürge dönemi İslam algısı ve sömürge-sonrası İslam algısı. Bu makale sömürge-sonrası (postkolonyal) Avrupa’nın İslam algısını konu olarak ele alır. Yine bu makale, postkolonyal kuramsal yaklaşımın dönemler arasında algı farklılıklarını ortaya çıkarma ve analiz etmede en uygun teori olduğunu savunur. Postkolonyal teori Avrupa’nın günümüz İslam algısının önceki dönemlerin algılarından kopuk olmadığını, yeni zeminlerde ve değişen faktörlerle yeni algı biçimlerinin oluştuğunu iddia eder. Bu bağlamda, kolonyal dönemde Avrupa’nın İslam algısı Avrupa sömürgeciliği ve Avrupa oryantalizminden beslenirken, Avrupa’nın postkolonyal İslam algısı, Avrupa toplumlarında yaşayan Müslümanlar ve global ölçekte İslam ve Müslümanların merkezinde yer aldığı olaylar üzerinden oluştu. Dolayısıyla Avrupa’nın İslam algısı, postkolonyal dönemde öne çıkan İslamofobik söylem ve pratikler üzerinde durularak açıklanabilir. Avrupa’da İslamofobya, bu bağlamda hem yerel hem de küresel bir takım faktörlerin ürünüdür. Yerel olarak, Avrupa’da nüfusu artan Müslümanlara yönelik entegrasyon politikalarının tam anlamıyla başarılı olamayışı, İslam-karşıtlığı algısının oluşmasına birinci zemini hazırdı. Diğer yandan, küresel ölçekte Ortadoğu’da yeni-sömürgecilik düzene karşı ortaya çıkan silahlı grupların İslami söylemlerle bu düzeni bozma eylemleri Avrupa’da İslam-karşıtlığı algısının ikinci zeminini hazırlamıştır.
yok
yok
This article explores European perception of Islam from a postcolonial perspective. In this article the concept of postcolonial is used to analyze the subject in terms of both defining periodization and theoretical approach. In the first sense, European perception of Islam can be divided into three main periods: pre-colonial, colonial, and postcolonial. This article examines postcolonial European perception of Islam. The article argues that the postcolonial theoretical approach is an appropriate method to reveal the differences in perception between the periods. In this regard, postcolonial theory contends that the current perception of Islam in Europe is inseparable from those of early periods, and that new forms of perceptions have been constructed on new grounds and with changing factors. In this context, while European perception of Islam in colonial period was fueled by European colonialism and European orientalism, the postcolonial perception of Islam in Europe has been shaped by some events at global scales in which Muslims and Islam have been drawn to the center. Hence, European perception of Islam can be explained by focusing on Islamophobic discourses and practices that emerged in the postcolonial period. Islamophobia in Europe, thus, could be considered as a side product of both local and global factors. Locally, the failure of the integration policies towards Muslims in Europe has not been fully successful, which has laid a ground for the emergence of anti-Islamic perceptions. At the global scale, the actions of the armed groups that targeted the neo-colonial order in the Middle East with Islamic discourses have provided a second ground for the rise of Islamophobic perceptions in Europe.
yok
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Tüm Sayı |
Yazarlar | |
Proje Numarası | yok |
Yayımlanma Tarihi | 30 Ağustos 2021 |
Gönderilme Tarihi | 4 Mayıs 2021 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2021 Cilt: 8 Sayı: 16 |
MAKALE DEĞERLENDİRME SÜRECİ
Yazar tarafından gönderilen bir makale, gönderim tarihinden itibaren 10 gün içinde dergi sekreteri tarafından makalenin, telif sözleşmesinin ve benzerlik raporunun (Turnitin programı) eksiksiz ve düzgün bir şekilde gönderilip gönderilmediği yönünden incelenir. İstenilen bu dosyalar eksiksiz ve düzgün bir şekilde gönderilmiş ise makale; ikinci aşamada derginin yayın çizgisine uygun olup olmadığı yönünden değerlendirilir. Bu süreçte makale yayın çizgisine uygun değilse yazara iade edilir. Makale yayın çizgisine uygun ise şablona uygun bir şekilde gönderilip gönderilmediği yönünden değerlendirilir. Şayet makale şablona uyarlanıp gönderilmemiş ise değerlendirme sürecine alınmaz. Bu süreçte yazarın derginin belirlediği şartlara uygun bir şekilde sisteme makale yüklemesi beklenir. Makale şablona uygun bir şekilde hazırlanıp gönderilmiş ise son aşamada makale derginin yayın ilkeleri, yazım kuralları, öz, abstract, extented abstract, kaynakça gösterimi vb. yönlerden incelenir. Bu ayrıntılarda makalede bir sorun varsa yazarın bu hususları tamamlaması istenir ve verilen süre içerisinde eksiksiz bir şekilde yeniden makaleyi göndermesi istenir.
Tüm bu aşamaları geçen makale, editör tarafından bilimsel yeterliliğinin denetlenmesi amacıyla ikinci 7 günlük süre içerisinde çalışmaya uygun iki hakeme değerlendirmeleri için gönderilir. Hakemlerin değerlendirme süreleri 15 gündür. Bu süre zarfında hakemlik görevini tamamlamayan bir hakem olursa ilgili hakeme değerlendirmeyi tamamlaması için 7 günlük ek süre verilebilir. Bu süre zarfında hakem görevini yerine getirmezse yerine yeni bir hakem ataması yapılır. En az iki hakemden gelen raporlar olumlu ise makale yayın aşamasına alınır. Hakem raporlarından birisi olumlu diğeri olumsuz ise makale üçüncü bir hakeme gönderilir. Üçüncü hakem raporu da olumsuz ise makale ret edilir. Üçüncü hakemin değerlendirmesi olumlu ise makaleyle ilgili hakem raporları dergi alan editörlerinden oluşan Editörler Kurulu tarafından incelenir. Makalenin yayınlanmasıyla ilgili nihai karar alan editörlerinden oluşan Editörler Kurulu tarafından verilir. Hakem raporlarının yetersiz ve tatmin etmekten uzak olması veya İngilizce editör tarafından abstract ve extented abstract’ın yetersiz görülmesi hallerinde de yine makaleyle ilgili son karar Editörler Kurulu tarafından verilir. Tüm bu aşamalardan geçen bir makale en yakın sayıya yayınlanmak üzere eklenir. İlgili sayıda yer kalmaması halinde makalenin yayımı bir sonraki sayıya kaydırılır. Bu durumda ve tüm değerlendirme sürecinde yazar isterse makalesini geri çekme hakkına sahiptir. Ancak bu durumu dergiye bildirmesi gerekir. Makale gönderim tarihinden makalenin yayına kabul tarihine kadar tüm bu işlemler için ortalama 3 aylık bir süre öngörülmektedir.