ÖZET
Külün seramik yüzeylerde kullanımı, M.Ö. 1500’de Çin Shang Hanedanlığı Dönemine tarihlenmektedir. Kül sırlarının keşfinin pişirim sırasında odun küllerinin seramik yüzeylere yapışması sonucu tesadüfen bulunduğu ileri sürülmektedir. Kül sırları geçmişten günümüze değin seramik yüzeylerde kullanılmış ve ucuz olması nedeniyle, organik/inorganik atık maddelerin değerlendirilmesi açısından önemini kaybetmemiştir. Bilindik hammaddeler dışında pek çok malzemenin seramik sanatı/endüstrisinde sır bileşeni olarak kullanılabilirliği araştırılmaktadır.Dünya toplam yağ gülü ihtiyacının %65’ini karşılayan Isparta, yağ gülü (Rosa Damascena) üretiminde önemli bir yere sahiptir. Köy tipi ve endüstriyel gül yağı üretimi ile üretim sonrası ortaya çıkan organik atık madde gül posasının geri kazanılması, bölge ve ülke ekonomisine artı bir değer katması açısından önemlidir. Bu çalışmada; Isparta Gülü (Rosa Damescena)’nün, gül yağı imalatı sonrası atık gül posasının, seramik yüzeylerde kül sırı bileşeni ve renklendirici olarak kullanılabilirliği araştırılmıştır. Gül posası külünün ergiticiler kullanılarak hazırlanan reçeteleri 1070°C'de pişirilerek, elde edilen olumlu sonuçlar neticesinde gerek sanatsal seramik çalışmalarında gerekse seramik endüstrisinde kullanılabileceği saptanmıştır. Geri dönüştürülen gül posası atıklarının ekolojiye ve ülke ekonomisine katkı sağlaması hedeflenmiştir
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 28 Ağustos 2020 |
Kabul Tarihi | 20 Ağustos 2020 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2020 Cilt: 5 Sayı: 10 |