Objective: Head and neck masses are frequently encountered in childhood. Radiological characterization of these lesions plays a crucial role in determining the appropriate treatment approach. At this stage, considering radiation exposure, radiological treatment and, if necessary, surgery should be directed. This study, it was aimed to discuss the diagnostic approach in childhood benign head and neck masses.
Methods: A retrospective analysis was conducted on 64 pediatric patients who presented with head and neck masses and underwent radiological imaging between 2018 and 2022. Demographic data, radiological diagnostic methods, lesion localization, characterization, treatment approaches, and pathological findings of patients with congenital and acquired masses were obtained from the hospital system.
Results: The distribution of age and gender among the 64 patients was similar across groups. Head and neck masses were predominantly located in the anterolateral cervical triangle. Thyroglossal duct cysts were the most common cystic masses, displaying mixed sonographic characteristics. Venolymphatic malformations (VLM) were the second most frequently observed masses, predominantly exhibiting cystic features. Hemangiomas were the most common solid masses encountered. In addition, while the cystic lesions were most frequently congenital, the solid ones were acquired.
Regarding treatment planning, 32 patients (50%) underwent surgical intervention. Among the patients, 15.6% of the patients underwent sclerotherapy at least once. Medical treatment involved non-selective beta-blocker administration in 10 (15.6%) patients.
Conclusion: The etiology of childhood head and neck masses encompasses a wide spectrum. Therefore, accurate diagnosis plays a crucial role in guiding clinicians toward appropriate medical and/or surgical treatment options.
none
Amaç: Baş boyun bölgesindeki kitlelere çocukluk çağında sıkça rastlanmaktadır. Lezyonların radyolojik karakterizasyonu tedavi yaklaşımı için oldukça önemlidir. Bu aşamada radyasyon maruziyeti de gözönünde bulundurularak radyolojik olarak tedaviye, gereklilik halinde cerrahiye yön verilmelidir. Bu çalışmada çocukluk çağı benign baş boyun kitlelerinde tanı yaklaşımını ele almak amaçlanmıştır.
Yöntemler: Bu çalışma, 2018-2022 yılları arasında baş-boyun kitlesi ile başvuran ve radyolojik görüntülemesi yapılan 64 çocuk hasta ile retrospektif olarak yapılmıştır. Konjenital ve edinsel kitlesi olan hastaların demografik verileri, radyolojik tanı yöntemleri, lezyonların lokalizasyonları ile birlikte karekterizasyonları, tedavi yöntemleri ve patoloji sonuçları hastane sisteminden elde edildi.
Bulgular: Altmış dört hastanın yaş ve cinsiyet dağılımı gruplar arasında benzerdi. Baş-boyun kitleleri en çok anterolateral servikal üçgende yer almaktaydı. Tiroglossal kanal kistleri en sık rastlanılan kistik kitleler olup sonografik özellikleri mikst karekterdeydi. İkinci sıklıkla izlenen venolenfatik malformasyonlar (VLM) ise daha çok kistik karekterde görüldü. Hemanjiyonlar ise en sık rastlanılan solid kitlelerdi.Ayrıca lezyonların kistik olanlar en sık konjenital iken solid olanlar edinsel nedenliydi.
Görüntüleme yapılan hastaların tedavi planlamasında ise 32'si (%50) cerrahi olarak tedavi edildi. Hastaların %15,6’ı en az bir kez skleroterapi uygulandı. Medikal tedavi 10 (%15.6) hastada selektif olmayan beta bloker ilaç uygulaması şeklindeydi.
Sonuç: Çocukluk çağı baş boyun kitlelerinin etiyolojisi oldukça geniş spektrumludur. Bu nedenle tanının doğru konulabilmesi ve uygun medikal ve/veya cerrahi tedavi seçiminde klinisyene rehberlik etmesi açısından son derece önemlidir.
Birincil Dil | İngilizce |
---|---|
Konular | Klinik Tıp Bilimleri |
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Erken Görünüm Tarihi | 15 Ocak 2024 |
Yayımlanma Tarihi | 1 Ocak 2024 |
Gönderilme Tarihi | 28 Mayıs 2023 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2024 |