Bireyin kendi davranışlarını ve etkileşimde olduğu diğer bireylerin davranışlarını etkin bir şekilde izlemesini, içerisinde bulunduğu durumun gereklerini okumasını ve buradan edindiği bilgileri işleyerek kendi davranışlarını kontrol etmek için kullanacağı ipuçlarına dönüştürmesini ifade eden kendini ayarlamaya, sosyal hayatın işleyişine dair yapılacak çözümlemelerde fonksiyonel bir rol yüklemek mümkündür. Bu doğrultuda bu çalışma kendini ayarlamayı sosyal davranışın anlaşılmasında kullanılabilecek etkili bir ajan olarak değerlendirmektedir. Sosyal varlık olmaklığı dolayısıyla her insanın kendini ayarlama stratejilerinden yararlandığı iddia edilebilir. Ancak bu stratejilere başvurma sıklıkları açısından bireyler arasında farklılıklar olduğu görülmüş ve bu sebeple kendini ayarlaması yüksek ve düşük birey sınıflandırması yapılmıştır. Bu sınıflandırma, kendini ayarlaması yüksek ve düşük bireyler arasında davranışsal yönelimler noktasında farklılıklar söz konusu olduğuna işaret etmektedir. Kendini ayarlama noktasındaki bireyler arası farkları konu edinen bu çalışma, söz konusu farklılıkları sistematik bir şekilde ele almakta ve çeşitli değişkenlerin kendini ayarlama ile ilişkilerini analiz etmeyi hedeflemektedir. Buradan hareketle çalışmanın kendini ayarlamanın temel bir kişilik özelliği olarak tanımlanmasının imkanına dair yürütülen tartışmalara bir cevap sunma beklentisi taşıdığı ifade edilebilir.
Sosyal Psikoloji Kendini Ayarlama Davranışsal Kontrol Dindarlık Kişiler Arası İlişkiler İzlenim Yönetimi
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Psikoloji |
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 29 Haziran 2020 |
Gönderilme Tarihi | 24 Şubat 2020 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2020 Cilt: 3 Sayı: 1 |