Random distribution of energy resources in the world, rapidly increasing energy prices, environmental problems such as global warming and climate change, the depletion of fossil fuels in the near future and their negative impact on the environment and human health, increasing dependence on foreign energy, limited energy resources of big consumer countries and being dependent on a small number of specific countries lead states to seek various sources of energy. The uranium fuel-based nuclear energy generation is an alternative energy source for Turkey. Proven uranium reserves in Turkey are 32.4 kt and exploration of sedimentary basins for uranium mineralization still continues. In this context, Dinar (Afyonkarahisar, western Turkey) coal occurences can attract attention for economic possibilities of uranium related with Plio-Miocene aged extensional tectonic regime. A total of 17 coal samples were collected for analyses from five boreholes at various depths. The uranium contents of studied coals are up to 1065 μg/g. The origin of the uranium in this basin are considered as a stratal epigenetic origin, which the uranium was introduced in the coal after coalification and consolidation of the enclosing sediments by ground water deriving uranium from hydrothermal sources or from unconformably overlying volcanic rocks. In addition, it can be highlighted that the higher contents of uranium occur in the upper parts of the stratigraphically highest lignite beds, which is compatible with other epigenetic lignite deposits.
Dünyada enerji kaynaklarının rastgele dağılmış olması, yükselen enerji fiyatları, küresel ısınma ve iklim değişikliği gibi çevresel sorunlar, yakın gelecekte fosil yakıtların tükenecek olması, bu enerji kaynaklarının çevre ve insan sağlığı üzerindeki etkileri, yabancı kaynaklara ve az sayıda enerji zengini ülkeye bağımlılık sebebiyle ülkeler farklı enerji kaynaklarına yönelmiştir. Uranyumu yakıt olarak kullanan nükleer enerji üretimi Türkiye için alternatif bir kaynak olarak ele alınmaktadır. Türkiye’nin kanıtlanmış uranyum rezervi 32.4 kiloton olup, halen uranyum içerebilecek havzaların araştırılması devam etmektedir. Bu kapsamda, Pliyo-Miyosen genişlemeli rejim sonucu gelişen Dinar (Afyonkarahisar, Batı Anadolu) kömür oluşumları ekonomik açıdan önem arz edebilecek uranyum içerikleri bakımından ilgi çekebilmektedir. Çeşitli derinliklerden ve 5 sondaj kuyusundan toplam 17 adet kömür numunesi alınmıştır. Bu numunelerin uranyum içeriklerinin 1065 μg/g mertebelerine kadar çıktığı görülmüştür. Havzada mevcut olan uranyumun, kömürleşme süreci ve kömür tabakalarının üzerinin volkanoklastik sedimanlar tarafından örtülmesinden sonra, hidrotermal akışkanlar ile karışan yeraltı sularının etkisiyle katmanlı epijenetik köken modeline uygun şekilde oluştuğu düşünülmektedir. Ayrıca, yüksek uranyum içeriğinin, linyit damarlarının üst katmanlarında yoğunlaşması sebebiyle havza diğer epijenetik linyit oluşumları ile benzerlik göstermektedir.
Birincil Dil | İngilizce |
---|---|
Konular | Yer Bilimleri ve Jeoloji Mühendisliği (Diğer) |
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 27 Ekim 2022 |
Gönderilme Tarihi | 29 Nisan 2022 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2022 Cilt: 22 Sayı: 5 |