Bu makale Güney Afrika'da kaçırma olaylarının artışını incelemektedir. Amacı ise kolluk kuvvetlerinin hızla önemli bir toplumsal sorun haline gelen bu problemi ele alırken karşılaştıkları zorlukları yansıtmaktır. Bu makale, anlatısal literatür incelemesi kullanarak veri toplama tekniği olarak ikincil verileri kullanmıştır. Rasyonel seçim teorisi teorik bir mercek olarak kullanılmıştır. Bulgular göstermiştir ki Güney Afrika'daki kaçırma olaylarına yoksulluk, eşitsizlik, işsizlik ve fidye ücretlerinden milyonlarca dolar kazanan suç örgütlerinin büyümesi ve konsolidasyonu gibi çeşitli sorunlar yön vermektedir. Güney Afrika kolluk kuvvetleri, kaçırma vakalarını ele almada ilerleme kaydettiğini iddia etse de, halkın güvensizliği, destek eksikliği ve kaçırma vakalarının yeterince bildirilmemesi gibi önemli zorluklarla karşı karşıyalardır ki bu da sorunun ele alınmasını zorlaştırmaktadır. Güney Afrika, mevzuatın bu sorunu etkili bir şekilde ele almasını sağlamak için baskı altındadır. Bu nedenle ülkenin, artan kaçırma olaylarına yanıt vermede sorunsuz koordinasyonu sağlamak için toplum polisi forumları, toplum ve diğer ilgili paydaşlarla yakın bir şekilde çalışacak uzmanlaşmış kaçırma birimleri kurması ve bunları yetkilendirmesi önerilmektedir. Ayrıca, polis teşkilatı içindeki yolsuzlukların ortadan kaldırılması sorunun çözümünde etkili bir tedbir olacaktır.
This paper examines the rise of kidnapping in South Africa. It aims to reflect on the challenges law enforcement faces in addressing what has quickly become a considerable societal problem. This paper employed secondary data as a data collection technique using narrative literature review. The rational choice theory was employed as a theoretical lens. Findings revealed that kidnapping in South Africa is driven by several issues, such as poverty, inequality, unemployment and the growth and consolidation of crime syndicates making millions in ransom fees. While South African law enforcement agencies claim to be making inroads in addressing kidnapping cases, they face considerable challenges, such as public mistrust, lack of support and the underreporting of kidnapping cases, making it hard to address the problem. South Africa is under pressure to ensure that legislation effectively addresses this issue. It is therefore recommended that the country establish and capacitate specialized kidnapping units that will work closely with community police forums, the community, and other relevant stakeholders to ensure seamless coordination in responding to the rise of kidnapping. Moreover, eradicating corruption within the police force will be an effective measure to help address the problem.
Birincil Dil | İngilizce |
---|---|
Konular | Sosyal Adalet |
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 31 Temmuz 2024 |
Gönderilme Tarihi | 1 Mart 2024 |
Kabul Tarihi | 15 Haziran 2024 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2024 |