En geniş anlamıyla “levirat” kavramı, kocası ölen kadının, kocasının geride kalan erkek yakınlarından biri ile evlenmesi geleneğine verilen isimdir. Leviratı besleyen kültürel bağlamı biçimlendiren pek çok bileşen bulunmaktadır ama en önemlisi kadınların konumlandırıldığı ikincil alandır. Bu alan içerisinde kadın erkeğe ait bir mülk olarak kabul edilmiştir. Kadın tarafından seçilen ev, kocanın evidir. Ancak o evde meşru bir konum kazanmanın yolu da aktif gelin rolünü sürdürmekten geçmektedir. Bu meşru sürekliliğin anahtarı levirattır. Dul kadınlar erkeğin ailesinin velayetinin geleneksel kültürde meşru kabul edilmesinden dolayı sözlü hukuk kapsamında da bir hak arama sürecini başlatmadıkları için levirata giden süreci durdurmak daha da güç hale gelmiştir. Levirat evlilikler, Türk devletlerinin bir politikası olup akrabalık tesis etmek suretiyle bölgede hâkim/güç̧ konumuna gelmelerini sağlamıştır. Çünkü̈ daha önceki Türk devletlerinde de evlenilecek kadın siyasi bir çıkara hizmet etmek amacıyla seçilmiştir. Esinin vefatıyla devlet düzeninin bozulmasının önüne geçilip, kadının kendi ailesinin yanına dönmesine izin verilmeyip hanedan içinden yeniden evlendirilerek devlet düzeninin devam etmesi sağlanmıştır. Bu çalışmada geleneksel toplumlarda uygulama alanı bulan evlilik biçimlerinden biri olan levirat uygulamasının Memlük Devletindeki yönetici zümrenin gerçekleştirdiği dokuz levirat evlilik üzerinde durarak, daha önce Türk siyasi hayatında gerçekleştirilen levirat evliliklerden farklı olarak, evliliklerin siyasi bir sıhriyet bağı kurmak üzerine yapılmadığını ortaya koyarak, bu evliliklere yönelik değerlendirmeler yapılmıştır.
The concept of “levirate” is the name given to the tradition of a woman whose husband dies, marrying one of her husband’s remaining male relatives in its broadest sense. There are many components shaping the cultural context that feeds the levirate, but the most important is the secondary sphere in which women are positioned. Women are considered as property of men within this sphere. The house chosen by the wife is the house of the husband. However, the way to gain a legitimate position in that house is to maintain the role of an active bride. The key to this legitimate continuity is the levirate. Since widowed women do not initiate a legal claim process under oral law, it has become even more difficult to stop the process leading to the levirate because the custody of the man’s family is accepted as legitimate in traditional culture. Levirate marriages constitute a policy of the Turkic States, and they have enabled them to become a dominant/power in the region by establishing kinships. Because, the woman to be married was chosen to serve a political interest in previous Turkic States. The deterioration of the state order was prevented after the death of a husband, the woman was not allowed to return to her own family, and the state order was maintained by remarrying from within the dynasty. The present study, the practice of levirate, which is one of the forms of marriage that finds application in traditional societies, focused on the nine levirate marriages of the ruling class in the Mameluke State, revealed that, unlike the levirate marriages in Turkish political life before, the marriages were not made on the basis of establishing a political bond.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Erken Görünüm Tarihi | 28 Aralık 2022 |
Yayımlanma Tarihi | 31 Aralık 2022 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2022 Cilt: 6 Sayı: 2 |