Limited
doctrines covers unlimited improvements. After the end of the process of
revelation and Hz. Muhammad's
death many problems happened in the field of the fıqh. Hz. Ömer and the other companions
makes the case law to
solve the problems so they made the lead in to the next
generation. In this study we give some concrete
examples to tell about the case law activities with jurisprudential principles
in the term of Hz. Ömer. In this way we proved that his influence to the formative period of Islamic jurisprudence. Hz. Omar has an effect the formation of some procedural
principles and case law. This procedural
principles didn’t established during the Hz. Ömer, they were subsequent
developments after him. As a result, we can say
the following: Hz. Omar has many
applications, case, verdict
and sentencing to require maslaha. Hz. Ömer was applied to the case law with all
varieties. He usually made through
the council's case-law. There weren't
any bases and written procedures and rules for the case-law that he made. Contrast to some claims he didn't
exceed the legal boundaries and didn't make reform. He remained committed to the principles set by the legislator.
In this way, the activities carried out case. In
addition his political successes he was one of the jurists of the Companions. And we can say that
his actions contributed to the formation of Islamic law.
Sınırlı olan nasslar sınırsız gelişmeleri yönlendirecek genellikte
gelmiştir. Vahiy sürecinin sona ermesi ve Hz. Peygamber’in irtihalinden
sonra ortaya çıkan fıkhi problemleri Hz. Ömer ve diğer fakih sahabiler,
yaptıkları içtihatlarla çözmüşlerdir. Sonraki nesillere de bu yöndeki
birikimleri ile öncülük etmişlerdir. Bu çalışmada Hz. Ömer döneminde yaşanan
yoğun içtihat faaliyetlerine dikkat çekip bu mesainin değerini vurgulamak için
somut örnekler verip bunları birtakım fıkhi ilkeler ışığında açıklayarak Hz.
Ömer’in İslam hukukunun teşekkülüne katkısını vurgulayacağız. Fıkıhta bazı
usuli ilkelerin oluşması ve içtihat prensiplerinin oluşmasında Hz. Ömer
döneminde yapılan içtihatların etkisi vardır. Bahis mevzu uygulamalar
incelenerek oluşturduğumuz ve beş bölümde incelediğimiz ilkeler Hz. Ömer
döneminde bilinen fıkhi ilkeler olmayıp sonradan belirlenen prensiplerdir. Sonuç olarak şunları diyebiliriz: Hz. Ömer’in
içtihat, fetva, hüküm ve maslahatı gerektirecek birçok uygulaması olmuştur.
Bütün nevileriyle içtihadı tatbik etmiştir. Genellikle içtihatlarını şura
yoluyla yapmıştır. İçtihatlarına dayanak yaptığı yazılı usul ve kaideleri
yoktur. Hz. Ömer birtakım iddiaların aksine nasslarda belirlenmiş hukuki
sınırları aşıp reform yapmamıştır. İçtihada bırakılmış sahada kanun koyucunun
belirlediği ilkelere bağlı kalarak içtihat faaliyetlerini yürütmüştür. Siyasi
başarısının yanında sahabilerin en fakihlerinden biri olarak fıkıh alanında da
yaptıklarıyla İslam hukukunun teşekkülüne katkıda bulunmuştur.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Haziran 2014 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2014 Sayı: 2 |
nnn