Objective: The purpose of this study was to evaluate the efficacy of lateral approach and anterolateral anatomical locked plate fixation on clinical and radiological healing of extra-articular distal humeral fractures.
Methods: Twenty-three (17 male, 6 female) consecutive patients who underwent surgical management for closed extra-articular comminuted distal humeral fractures between 2006 and 2013 were included in this study. Anterolateral fixation with an anatomical locked plate using a lateral approach was preferred. Mean age was 34 years (range: 17–56 years). AO Foundation/American Orthopaedic Trauma Association (AO/OTA) classification was used; all patients had AO/OTA 12-B1.3 type fractures. Inclusion criteria were patients with polytrauma, late-onset radial nerve injury, and unsatisfactory closed reduction. Patients were followed up at postoperative weeks 6, 12, and 24, and in 3-month intervals thereafter. Mean follow-up period was 16 months (range: 14–18 months). Functional results were evaluated using the Disabilities of the Arm, Shoulder and Hand (DASH) score, visual analog scale (VAS) score, and Mayo elbow performance score.
Results: Mean flexion was 135° (range: 128–140°) at 24 weeks postoperatively; there was no loss of pronation and supination of the forearm. All fractures healed uneventfully in an average of 19.3 weeks (range: 16–24 weeks). Mean Mayo elbow performance score and DASH score at 24 weeks improved from 66.6 (range: 50–85) to 100 and from 53.6 (range: 25.75–80.75) to 12.7 (range: 5–26.5), respectively. VAS score at 24 weeks improved from 4 (range: 3–5) to 0.5 (range: 0–1). Postoperative radial nerve paralysis and infection were not observed.
Conclusion: We recommend anterolateral anatomical locked plate fixation using a lateral approach as an alternative method in the management of distal humeral extra-articular fractures. This enables rigid fixation of the distal fragment without interfering and impinging on the olecranon fossa, allows early active range of elbow motion, and avoids iatrogenic triceps muscle injury and radial nerve exposure, which prevents surgical radial nerve injury.
Distal humerus; extra-articular; fracture; locking plate; shaft.
Amaç: Çalışmamızın amacı, distal humerus eklem dışı parçalı kırıklarının cerrahi tedavisinde, lateral girişle humerus anterolateraline anatomik kilitli plak uygulamasının klinik ve radyolojik iyileşme üzerinde etkinliğini değerlendirmektir.
Hastalar ve Yöntem: 2006-2013 yılları arasında kapalı distal humerus eklem dışı parçalı kırık nedeniyle cerrahi tedavi uygulanan ardışık 23 (17 erkek, 6 kadın) hasta çalışmaya alındı. Hastalara lateral insizyonla humerus distal anterolateraline anatomik kilitli plak ile tespit yöntemi uygulandı. Ortalama yaş 34 (dağılım:17-56) idi. Kırıkların tamamı OTA/AO sınıflamasına göre 12-B1.3 tipindeydi. Çalışmaya dahil edilme kriterleri politravma, kapalı redüksiyon sonrası gelişen radial sinir hasarı ve kabul edilebilir kapalı redüksiyon elde edilememesiydi. Hastalar postop 6, 12, ve 24. haftalarda, daha sonra 3 ayda bir kontrole çağrıldılar; ortalama takip süresi 16 (dağılım:14-18) aydı. Fonksiyonel sonuçların değerlendirilmesinde, DASH, VAS ve Mayo dirsek performans skorlaması kullanıldı.
Bulgular: Yirmidördüncü haftada hastaların dirsek fleksiyonu ortalama 135° (dağılım:128-140), pronasyon ve supinasyon hareketleri tamdı. Tüm hastalarda, ortalama 19.3 (dağılım:16-24) haftada kaynama sağlandı. Ortalama Mayo dirsek performans ve DASH skoru 24. haftada sırasıyla 66.6 (dağılım:50-85)den 100'e ve 53.6 (dağılım:25.75-80.75)dan, 12.7 (dağılım:5-26.5)e yükseldi. Ortalama VAS skoru 24.haftada 4 (dağılım:3-5)den, 0.5 (dağılım:0-1)e yükseldi. Ameliyat sonrası radial sinir paralizisi, enfeksiyon hiç bir hastada görülmedi.
Çıkarımlar:
Distal humerus eklem dışı parçalı kırıklarının cerrahi tedavisinde lateral girişle distal humerusa anatomik uyumlu kilitli plak uygulamasını, distal kırık parçasına çok sayıda vida göndererek rijit tespit yapması, erken dirsek hareketlerine imkan vermesi, triseps hasarı yapmaması, radial sinir eksplorasyonunun kolay olması ve bunun sonucunda iatrojenik sinir hasar riskinin azalması gibi avantajları nedeniyle, alternatif bir uygulama olarak önermekteyiz.
DOI: 10.3944/AOTT.2015.14.0445
This abstract belongs to the un-edited version of the article and is only for informative purposes. Published version may differ from the current version.
Birincil Dil | İngilizce |
---|---|
Bölüm | Orijinal Makale |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 11 Mart 2016 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2016 Cilt: 50 Sayı: 2 |