V. yüzyıldan itibaren dağılmaya başlayan Roma dünyasına büyük bir darbe indirmeyi başarmış bir kavim olan Vandallara bugüne değin tarihçiler tarafından gereken önem gösterilmemiştir. Oysaki Vandallar Kartaca'yı işgal ettikleri 439'lu yıllardan itibaren Batı Roma İmparatorluğu’nun gölgesinde bir kavim olmaktan çıkıp tarihte büyük öneme sahip bir krallık yaratmayı başardılar. 450-500 yılları arasında Akdeniz siyasetine hâkim oldular ve 50 yıl daha hem ekonomik hem de kültürel olarak önemli bir devlet konumunda kaldılar. Ancak bu “peri masalı”nın sonu yıldırım hızıyla geldi. 534 yılında Kartaca ve Vandal krallığı, Iustinianos'un Roma’yı yeniden ihya etme teşebbüsü neticesinde ele geçirildi ve Vandallar sonsuza kadar tarih sahnesinden çekilmek zorunda kaldı.
21. yüzyılda Vandallar şiddet ve kültürsüzlük için adeta bir metafor olarak kullanılmaktadır. Bu süreç kuşkusuz Fransız Devrimi’nden itibaren süre gelmektedir. Vandallar, yaşadığımız yüzyılda özellikle Roma Cumhuriyeti üzerine yapılan güzellemeler neticesinde Roma Cumhuriyeti karşıtı grupların baş listesine eklenmiştir. Çünkü Romalıların elinde bulunan zengin eyaletlerden birini ele geçirmişi Roma’nın Akdeniz’deki üstünlüğüne son vermiştir. Ancak unutulan bir olgudur ki Roma; Vandallar Afrika’ya geçtiğinde ne cumhuriyetti ne de o eski ihtişamındaydı.
Vandal Kralığı Geiserich, tarih sahnesine unutulmayacak bir zamanda çıkan özel bir insandı. Geiserich toplumunun yaşadığı zor zamanlarda onlara önderlik etmiş ve yarım yüzyıl gibi kısa bir süre zarfı içerisinde onları Akdeniz’in önemli bir topluluğu haline getirmiştir.
Makalemizdeki temel amaç Vandalların Afrika’ya geçişi ve burada kalıcı bir yurt edinmelerine kadar olan süreci incelemektir.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Research Article |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 29 Temmuz 2020 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2020 |