Objective: Tularemia is a bacterial disease of humans, wild and domestic animals. Recently, an increase in human tularemia cases has been observed in many countries worldwide. This study aimed to calculate the incidence of tularemia cases in Muş, determine the seasonal distribution of cases, and describe the socio-demographic and clinical characteristics of tularemia cases detected over a twelve-year period.
Methods: Data from 162 patients diagnosed clinically and serologically with tularemia and admitted to health facilities in Muş province between 2011 and 2022 were retrospectively analysed.
Results: In our study, among 162 tularemia patients with F. tularensis microagglutination test titres of 1/160 and above, the ratio of male and female cases was equal (50%), and the mean age was 24.51 years. In the twelve-year evaluation, there were two major epidemics, and the most cases were seen in 2018 with 37 cases. Most cases were observed in winter (38.3%) and autumn (25.3%). Oropharyngeal tularemia was the most common form (64.2%) among the cases evaluated. Similar disease was found in 33.3% of patients living in the same neighbourhood as the patients, and no mortality was observed in any of the patients.
Conclusion: As the oropharyngeal form is the most common, contact with contaminated water should be questioned, rodent and tick populations should be monitored and detailed epidemiological studies should be conducted. We believe that hygiene and sanitation measures are important with regard to tularemia outbreaks.
Francisella tularensis tularemia epidemic Muş oropharyngeal form
Amaç: Tularemi, insanların, vahşi ve evcil hayvanların bakteriyel bir hastalığıdır. Son zamanlarda, dünya çapında birçok ülkede insan tularemi vakalarının sayısında bir artış fark edilmiştir. Bu çalışma ile Muş ilindeki tularemi vaka sıklığının hesaplanması, vakaların mevsimsel dağılımının belirlenmesi, on iki yıllık süre boyunca saptanan tularemi olgularının sosyodemografik ve klinik özelliklerinin tanımlanması amaçlanmıştır.
Gereç ve Yöntem: 2011-2022 tarihleri arasında Muş ilinde sağlık kurumlarına başvuran, klinik ve serolojik olarak tularemi tanısı konulmuş 162 hastanın verileri retrospektif olarak incelenmiştir.
Bulgular: Çalışmamızda F. tularensis mikroaglütinasyon titresi 1/160 ve üzerinde olan 162 tularemi hastaları arasında kadın ve erkek olgu oranı eşit olup (%50), yaş ortalaması 24,51’di. On iki yıllık değerlendirmede iki önemli salgın yaşanmış bunlar arasında en çok olgu ise 37 vaka ile 2018 yılında görülmüştür. Olgular en çok kış (%38,3) ve sonbahar (%25,3) aylarında görülmüştür. Değerlendirilen olgular arasında en sık (%64,2) orofarengeal tularemi formu görülmüştür. Hastalarla aynı mahallede yaşayanlarda %33,3 oranında benzer hastalık saptanmış, olguların hiçbirinde mortaliteye rastlanmamıştır.
Sonuç: Orofarengeal formun en sık görülmesinden dolayı kontamine sularla temas sorgulanmalı, kemirici ve kene popülasyonunun takibi ve ayrıntılı epidemiyolojik çalışmalar yapılmalıdır. Hijyen ve sanitasyon önlemleri alınmasının tularemi salgınları açısından önemli olduğunu düşünmekteyiz.
Francisella tularensis tularemi salgın Muş orofarengeal form
Birincil Dil | İngilizce |
---|---|
Konular | Klinik Tıp Bilimleri, Halk Sağlığı, Çevre Sağlığı |
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 12 Nisan 2023 |
Gönderilme Tarihi | 12 Şubat 2023 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2023 Cilt: 3 Sayı: 1 |
AIJHS dergisi ve AIJHS'de yayımlanan tüm makaleler Creative Commons Atıf-Gayri Ticari 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.