Kavramlar, içerisinde doğdukları
toplumun medeniyet tasavvurunun bir yansımasıdır. Her ne kadar küreselleşme
olgusu birçok kavramı anlam olarak birbirine yakınlaştırmış olsa da halen daha
birçok kelime/kavram ontolojik olarak farklı mana ifade eder. Şehir, şehir
ahlakı, marka gibi kavramlar da bu çerçevede Doğu ve Batı toplumlarında birebir
aynı manayı ifade etmeyen kavramlardır.
Şehirler, sakinleri hangi medeniyet
dairesinde iseler, o medeniyetin her boyutuyla izlerini taşırlar. Bu bakımdan
ister yönetici ister yönetilen sıfatıyla olsun şehrin her sakininin meskûnu
bulunduğu şehre dair vazifeleri vardır. Tutum ve davranışlar şeklinde
somutlaşan bu vazifelerin kurumsal bir hal alması halinde bir “Şehir
Ahlakı”ndan bahsetmek mümkündür. Bugün şehirlerin merkezi ve mahalli düzeydeki yöneticileri,
şehirlerinin sadece doğal, tarihi ya da mimari güzellikleri üzerinden değil, ki
bu nitelikleri üzerinde de ahlakın etkisi vardır, aynı zamanda beşeri ilişkilerindeki kalite
üzerinden de şehirlerinin diğer şehirlere göre üstün olduklarını ortaya koymaya
çalışmakta, şehirlerini “Marka Şehir” yapma konusunda azami çaba
harcamaktadırlar. Bu çalışmada öncelikle şehir, şehir ahlakı, marka
kavramlarının Doğu - Batı medeniyetleri açısından ifade ettiği anlamlar
üzerinde durulmuştur. Sonrasında ise özellikle “Şehir Ahlakı” ve “Marka Şehir”
ilişkisinin İslam Medeniyeti bakımından ifade ettiği anlam üzerinden Türkiye’de
“Şehir Ahlakı” kurallarının yöneticiler-yönetilenler düzeyinde nelerden
oluşması gerektiği hususunda tespitler yapılmaya çalışılmıştır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 25 Mart 2019 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2019 Cilt: 6 Sayı: 3 |