Tanzimat döneminde başlayan ve hızla devam eden modernleşme süreci, bugünkü mevcut hukuk sisteminin zeminini hazırladığı gibi bugün var olduğu bilinen, felsefî, ictimaî, idarî problemlerinin çoğunun da kökenini oluşturmuştur. Çalışmanın itici gücü olan bu cümle, hukuk tarihi içinde değişim bağlamında bir İslam fıkıh ve eğitim olgusu oluşturma arzusuna sevk eden başlıca motif oldu. Bu anlamda dönemin iyi bilinmesinin, güncel hukuk sistemindeki problemlere reaksiyon göstermekten öte, bu problemlerin çözümüne katkı sağlayacağı düşünülmektedir. Bu araştırmada, yapılmaması gereken yanlışların, yapılan ve yaşananlardan çok olduğu bir tarihsel fon üzerinde, İslam fıkıh sisteminin değişim olgusuyla eşzamanlı olarak hangi safahatı takip ettiğini belirlememek amacı güdüldü. Özellikle ıslahatlara ağırlık verilerek dönemin İslam fıkıh felsefesi ve zihniyeti hakkında bir anlayış oluşturulmak istendi. Araştırmada “tarihi araştırma yöntemi” kullanıldı. Bu yöntemle araştırmanın konusunu oluşturan dönemi eleştirel bir gözle inceleyip, dönemin doğru analiz ve sentezini yaparak bilgi üretmek ve konuyu anlamlı hale getirmek amaçlandı. Konu ile ilgili elde edilen tüm veriler imkânlar ölçüsünde eleştiri yöntemiyle analiz edilmeye çalışıldı. Günümüz hukuk problemlerinin doğru analizi, Osmanlı’nın son devrinde gerçekleştirilen hukuk ve fıkıh sisteminin objektif olarak yorumlanmasına muhtaçtır. Günümüzün medeni ve muasır şartlarına uygun yaşanmak isteniliyorsa, milli vicdanda yer edinen örf ve adetlere azami derecede önem verilmeli, ülkemizin kültürel kodlarıyla uyum sağlayamayan ecnebi hukuk mevzuatı gözden geçirilmelidir.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Nisan 2021 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2021 Cilt: 8 Sayı: 2 |