Arka plan: Pityriasis Rosea (PR), etiyolojisi bilinmeyen papüloskuamöz bir deri döküntüsüdür. Etiyopatogenezde enfeksiyöz ajanların, genetik faktörlerin ve otoimmünitenin rol oynadığı öngörülmektedir.
Amaç: Çalışma kapsamında PR ile ilişkili demografik ve klinik özellikler ile altta yatan etiyolojik faktörlerin belirlenmesi amaçlanmıştır. Ayrıca PR'nin atopi öyküsü ve alerjen maruziyeti ile ilişkisinin değerlendirilmesi amaçlanmıştır.
Gereç ve Yöntem: Çalışmaya 2018-2020 yılları arasında PR tanısı konan 170 hasta dâhil edilmiştir. Yaş ve cinsiyet uyumlu 170 sağlıklı katılımcı çalışmaya katılmıştır. Hastaların komorbiditeleri, meslekleri, etiyolojik faktörleri, atopi öyküleri ve biyopsi örneklerinin histopatolojik özellikleri de kaydedilmiştir.
Bulgular: Hastaların yaş ortalaması 27.8±1.04, ortalama hastalık süresi 29.3±5.24 gün olarak tespit edilmiştir. En sık tetikleyici faktörler stres (%44,1) ve enfeksiyonlar (%33,44) olmuştur. 26 hasta (%15.2), kendilerinin bitkilerle temaslarına neden olan bahçe işi öyküsü tariflemiştir. Stresi tanımlayan olgu sayısı kontrol grubuna göre anlamlı olarak fazla olmuştur (p=0.000). 28 hastada (%16.4) atopi öyküsü bulunmuştur. Atopi sıklığı gruplar arasında anlamlı farklılık göstermemiştir (p=0,765). Ancak PR nüksü olan hastalarda atopi sıklığı nüks olmayan hastalara göre anlamlı derecede yüksek çıkmıştır (p=0,002). Bitki teması öyküsü tanımlayan hastaların histolojisinde nispeten daha yüksek sayıda eozinofil görülmüştür (p=0.000).
Sonuç: Bu çalışmada PR en sık stres ve üst solunum yolu enfeksiyonları ile ilişkili bulunsa da, kronik progresyon ve rekürrens gösteren PR'li hastalarda alerjen maruziyetinin önemli bir tetikleyici faktör olabileceği sonucuna ulaşılmıştır.
Anahtar kelimeler: pitriasis rosea, allerjen, tetikleyici
Abstract
Background: Pityriasis rosea (PR) is a papulosquamous skin eruption with unknown etiology. Infectious agents, genetic factors, and autoimmunity are suspected to play a role in the etiopathogenesis.
Aim: The study aimed to determine the demographic and clinical characteristics and underlying etiologic factors associated with PR. It was also aimed to evaluate the relationship between PR and history of atopy and allergen exposure.
Materials and Methods: The study included 170 patients diagnosed with PR between 2018 and 2020. Age and gender-matched 170 healthy participants participated in the study. Comorbidities, occupations, etiological factors, atopy history and the histopathological features of the biopsy specimens of the patients were also recorded.
Results: The mean age of the patients was 27.8±1.04, the mean disease duration was 29.3±5.24 days. Stress was the most common triggering factor (44.1%) followed by infections (33.44%). 26 patients (15.2%) reported a history of gardening that brought them in contact with plants. The number of cases describing stress was significantly higher than control group (p=0.000). 28 patients (16.4%) had a history of atopy. Atopy frequency was not significantly different between groups (p=0.765). However, atopy frequency was significantly higher in patients who had PR recurrence than the patients without recurrence (p=0.002). Relatively higher numbers of eosinophils were seen in the histology of the patients describing a history of plant contact (p=0.000).
Conclusion: Although PR was found most frequently associated with stress and upper respiratory tract infections in this study, it should be considered that allergen exposure may be a crucial triggering factor in patients with PR who have chronic progression and recurrence.
Keywords: pityriasis rosea, allergen, trigger
Birincil Dil | İngilizce |
---|---|
Konular | Dermatoloji |
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 26 Ocak 2024 |
Gönderilme Tarihi | 11 Ağustos 2023 |
Kabul Tarihi | 21 Aralık 2023 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2024 Cilt: 4 Sayı: 3 |