The effectiveness of Armed Unmanned Aerial Vehicles against asymmetric threats has been known for a long time. Operation Spring Shield, carried out by Turkish Armed Forces against the regime elements in Syria's Idlib Region, has shown for the first time that such platforms can also play an important roles in the conventional warfare environment. Then, their use in Libya, Karabakh and Ukraine further reinforced this situation. Turkey is one of the world's leading players in the field of Armed Unmanned Aerial Vehicles, which have become one of the essential elements of the modern combat environment. In this context, it can be said that the prominent advantages of Turkish-made Armed Unmanned Aerial Vehicles are combat proven and providing high-tech solutions to the user in a cost-effective manner. Turkey's capabilities in the field of Armed Unmanned Aerial Vehicles are at a level that can affect the balance of military power in the region. Considering the possibility that the disputes between them could turn into a hot conflict, this effect has important consequences especially for the Turkey-Greece military power balance. In this study, Turkey's increasing capabilities in the field of Armed Unmanned Aerial Vehicles and its effect on the military balance of power with Greece, are analyzed. The main argument of the study is that Turkey's armed drone power can be a force multiplier and even a game changer in a possible war with Greece. In connection with this, the study focused on the use of Armed Unmanned Aerial Vehicles in attack missions and the effects of their performance in this field.
Armed Unmanned Aerial Vehicle Military Balance of Power Turkish-Greek War Operation Spring Shield Bayraktar TB2
Silahlı İnsansız Hava Aracı sistemlerinin asimetrik tehditlere karşı etkinlikleri uzun süredir bilinmektedir. Türk Silahlı Kuvvetleri’nin Suriye’nin İdlib Bölgesi’nde rejim unsurlarına karşı icra ettiği Bahar Kalkanı Harekâtı, bu tip sistemlerin ilk kez konvansiyonel muharebe ortamında da önemli roller oynayabileceğini göstermiştir. Ardından Libya, Karabağ ve Ukrayna’daki kullanımları ise durumu daha da perçinlemiştir. Terörle mücadelede operasyonlarındaki ihtiyaçların etkisiyle bu teknolojiye yoğun yatırım yapan ve geliştirdiği özgün çözümlerle uluslararası pazarlarda rekabet eden Türkiye, bugün modern muharebe ortamının asli unsurlarından biri hâline gelen Silahlı İnsansız Hava Araçları alanında dünyanın sayılı oyuncularından biri konumundadır. Bu bağlamda, Türk yapımı Silahlı İnsansız Hava Araçlarının öne çıkan avantajlarının gerçek muharebe şartlarında kendini kanıtlama ve kullanıcıya yüksek teknoloji ürünü çözümleri maliyet-etkin şekilde sunma olduğu söylenebilir. Türkiye’nin Silahlı İnsansız Hava Araçları alanında geldiği nokta, bölgedeki askerî güç dengelerini etkileyebilecek boyuttadır. Aralarındaki uyuşmazlıkların sıcak çatışmaya dönüşme olasılığı düşünüldüğünde ise bu etkinin bilhassa Türkiye-Yunanistan askerî güç dengesi özelinde önemli sonuçları bulunmaktadır. Bu çalışmada, Türkiye’nin Silahlı İnsansız Hava Araçları alanında artan kabiliyetleri ve bunun Yunanistan ile olan askerî güç dengesine etkisi analiz edilmiştir. Çalışmanın temel savı, Türkiye’nin Silahlı İnsansız Hava Aracı gücünün Yunanistan ile yaşanabilecek olası bir savaşta kuvvet çarpanı, hatta uygun koşullarda oyun değiştirici olabileceğidir. Bununla bağlantılı olarak çalışmada, Silahlı İnsansız Hava Araçlarının taarruz görevlerindeki kullanımına ve bu alandaki başarımın etkilerine yoğunlaşılmıştır.
Silahlı İnsansız Hava Aracı Askerî Güç Dengesi Türk-Yunan Savaşı Bahar Kalkanı Harekâtı Bayraktar TB2
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Savunma Çalışmaları |
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Aralık 2023 |
Gönderilme Tarihi | 9 Kasım 2023 |
Kabul Tarihi | 29 Kasım 2023 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2023 |
Asya Studies dergisinde yer alan eserler Creative Commons Atıf 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.