Bu çalışma, Türk- Çin ilişkilerinin yalnızca devletlerarası bir etkileşimin sonucu değil aynı zamanda geçmişten gelen manevi bir bağa dayandığı varsayımından yola çıkmıştır. 1900’lerde Türkiye Japon modernleşmesini örnek alırken 1920’lerde Japonya’nın Çin’e yönelik emperyalist hırsını keşfeden ve Osmanlı “Türkçülüğü”’nü sorunlarına çözüm gören Çin aydınları; ulusal bağımsızlık, reform ve modernleşme açılarından Türkiye’yi örnek almaya başlamıştır. Eski Türklerin, Çin tarih kayıtlarında ve modern araştırmacılarca nasıl tanımlandığı; 1890’lardan başlayarak Çin entelektüellerinin Batı’nın “hasta adam” olarak çağırdığı iki ülkenin “ortak” kaderine vurguları; Çin’deki modern Türkiye imgelemi ve tarih içindeki değişimi; 1930’larda basılan Türk tarih kitaplarında Çin imgelemi incelenmiştir. Çalışmada, 1940-1970 arası Başkan Mao Zedong’un Kemalist düşünceye yaptığı eleştirilerin, Türk imgelemini de olumsuz etkilediği; Türkiye’de ise aynı dönemlerde Kore Harbi nedeniyle oluşan komünist Çin imgeleminin karşılıklı negatif bir algıyı getirdiği saptanmıştır. Türk tarihçiliğinde, tarih anlatısının Çin tarihini esas alınarak, eski Türklerin görkemini vurgulamak adına yazıldıkları; eski Çin’in Türklerin askerî üstünlüğü altında ezilen bir tasvirinin yapıldığı saptanmıştır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Çevirmenler | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Haziran 2022 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2022 Cilt: 6 Sayı: 1 |