Bu çalışmada, Karabük İli Safranbolu İlçesi’nde halkın
yerel iklim bilgisi ve sonucunda oluşturulan halk takvimi ele alınmıştır. Yerel
coğrafi bilgi, insanların yaşadığı coğrafi mekânda doğal ve beşeri faaliyetlere
göre yüzyıllara dayanan deneyimleri sonucunda ortaya koydukları ve
kendilerinden sonrakilerine aktardıkları gündelik ve sıkça kullanılan
bilgilerdir.
Safranbolu’da yerel iklim bilgisinin ne olduğunu
ortaya çıkarmak amacı ile görüşme yöntemi kullanılmış ve görüşme esnasında
katılımcılara sorular yöneltilmiştir. Görüşmeler köy meydanındaki
kıraathanelerde ve muhtarlıklarda köyün en yaşlıları ve bu konuda bilgi ve
deneyimi olan köylüler ile gerçekleştirilmiştir. Elde edilen veriler göz önüne
alındığında, Safranbolu’da iklim elemanlarına ilişkin yaşanan durumların ve
isimlendirmelerin özellikle tarımsal faaliyetlere ve hayvancılığa göre
belirlendiği ve sonuçta bu doğrultuda sayılı günlere dayalı halk takviminin
oluşturulduğu tespit edilmiştir.
Araştırma
sahasında kalan köyler içerisinde Yazıköy hariç diğer köylerde sayılı günlerin
daha fazla olduğu ve bunların değişik kelimeler ile ifade edildiği
gözlemlenmiştir. Bunun nedenleri olarak; Yazıköy’ün Safranbolu merkeze yakın
olması sebebi ile çok eski tarihlerden beri düzenli karayolu ulaşımının
bulunması, buna bağlı olarak kültürel etkileşimin Safranbolu merkezde oturanlar
ile daha fazla olması, eğitim ve öğretim düzeylerinin daha yüksek olması,
KARDEMİR Fabrikasında çalışmaları sebebi ile bağ ve bahçe işleri ile daha az
ilgilenmeleri etkili olmuştur.
Yakın
dönemlere kadar Safranbolulular, atalarından miras kalan sayılı günleri çok
önemsemişler ve her birini uygulamışlardır. Ancak 1980 sonrası dönemde
Türkiye’nin genelinde yaşanan hızlı değişim Safranbolu’yu da etkilemiş ve diğer
geleneklerde olduğu üzere bu geleneğe verilen önemde azalmaya başlamıştır. Dolayısıyla
köylerde yaşayan genç nesiller halk takvimi ile ilgili bilgileri neredeyse unutmuştur.
Oysaki uzun yıllara dayalı gözlem ve deneyimlerin ürünü olan halk takvimlerine
ve sayılı günlere sahip çıkılması, bu denli önemli soyut kültürel değerimizin
kaybolmasını önleyecektir.
Bölüm | Makaleler |
---|---|
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 18 Temmuz 2017 |
Gönderilme Tarihi | 25 Şubat 2017 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2017 Cilt: 22 Sayı: 38 |
Content of this journal is licensed under a Creative Commons Attribution NonCommercial 4.0 International License