İklim ve yeryüzü şekilleri gibi coğrafi etmenler ile birtakım beşeri faktörler yapılan hayvancılık türünü ve şeklini belirlemektedir. Van’ın da sahip olduğu coğrafi koşullar gereği tarih boyunca küçükbaş hayvancılığın yaygın olmasını sağlamıştır. Yükselti ortalamasının çoğunlukla 2000 metrenin üzerinde olması, iklimin kurak dönemler içermesine bağlı olarak bitki örtüsünün zayıf olması, bitkisel tarım olanaklarının sınırlı olması küçükbaş hayvancılığın yapılmasını zorunlu kılmıştır. İl genelinde yapılan hayvancılığın % 82’sini küçükbaş hayvancılık faaliyetleri oluşturuyorken sadece % 6’sı, büyükbaş hayvancılık faaliyetlerinden oluşmaktadır. Nitekim ilde yapılan küçükbaş hayvancılık faaliyetlerinin temel kaynağını çoğunlukla yayla ve mera alanları oluşturmaktadır. Kaba ve kaliteli yem konusunda önemli bir besin deposu durumunda olan yayla ve meralar küçükbaş hayvancılık faaliyeti için hayati bir öneme sahiptir. Yaylalar sadece otlatma dönemi olan yaz mevsimi için değil yıl boyunca hayvansal besin temininde bir kaynak görevi üstlenmektedir. Küçükbaş hayvancılığın gelişimi ve sürdürülebilirliği bakımından önem arz eden yayla alanlarının güvenlik gerekçesiyle yasaklanmış olması hayvancılık faaliyetlerinin hızlı bir şekilde gerilemesine neden olmakla birlikte hayvansal üretimin de son derece sınırlı olmasına neden olmaktadır. Yasaklar özellikle hayvan başına düşen et ve süt veriminin azalmasına ve hayvancılıkla uğraşan çiftçi sayısının azalmasına neden olmaktadır. Bu çalışmada da söz konusu yaylaların güvenlik gerekçesiyle yasaklanmasının hayvancılık faaliyetleri üzerindeki etkisi tartışılacaktır. 2017 yılı itibari ile Van nüfusunun % 38’i kırsal alanlarda yaşamaktadır. Yapılan saha çalışmasına göre bu kırsal nüfusun da büyük çoğunluğu küçükbaş hayvan yetiştiriciliği ile uğraşmaktadır. Yayla yasakları söz konusu çiftçilerin hayvancılık sektöründen uzaklaşmalarına ve kırsal ekonominin zayıflamasına sebep olmuştur. Çalışmanın temel amacı ise bu yayla yasaklarının hayvancılık, kırsal ekonomi, kırsal kalkınma ve kırsal nüfus üzerindeki etkilerini araştırmaktır.
BAP
SDK-2018-6783
Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Bilimsel Araştırmalar Proje Birimine teşekkür ederim
Geographical factors such as climate and landforms and a number of human factors determine the type and shape of animal husbandry. Due to the geographical conditions of Van, sheep farming has been widespread throughout history. The elevation average is mostly above 2000 meters, the vegetation is weak due to the arid periods, and the limited opportunities for vegetative farming make it compulsory for ovine livestock. While 82% of the livestock farming in the province is composed of ovine livestock only 6% is composed of cattle farming activities. As a matter of fact, the main source of ovine livestock activities in the province is mostly plateau and pasture areas. Plateaus and pastures, which are an important food store for coarse and quality feed, are vital for ovine livestock. The plateaus serve as a resource not only for the grazing summer season but also for the supply of animal nutrition throughout the year. The prohibition of highland areas, which are important in terms of development and sustainability of ovine livestock, for reasons of security, causes rapid decline in animal husbandry activities and also causes the animal production to be extremely limited. The prohibitions lead to a decrease in meat and milk yields per animal and a decrease in the number of farmers engaged in animal husbandry. In this study, the effect of prohibiting these plateaus for security reasons on livestock activities will be discussed. As of 2017, 38% of Van's population lives in rural areas. According to the field study, the vast majority of this rural population is engaged in sheep breeding. Prohibitions Of Transhumance have caused these farmers to move away from the livestock sector and weaken the rural economy. The main purpose of this study is to investigate the effects of these highland bans on livestock, rural economy, rural development and rural population.
SDK-2018-6783
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Beşeri Coğrafya, Bölgesel Çalışmalar |
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Proje Numarası | SDK-2018-6783 |
Yayımlanma Tarihi | 20 Aralık 2020 |
Gönderilme Tarihi | 24 Şubat 2020 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2020 Cilt: 25 Sayı: 44 |
Content of this journal is licensed under a Creative Commons Attribution NonCommercial 4.0 International License