Korku, genel olarak insanlar tarafından
istenmeyen, sakınılan bir duygu olarak bilinmektedir. Ancak korkunun aynı zamanda
bireyleri etkileyen, ilgilerini toplayan çekici bir unsur olduğu iletişimciler
tarafından kısa sürede fark edildi. Korkunun sahip olduğu güçlü çekicilik
etkisi, diğer iletişimciler gibi reklamcılar için de etkiyi artırmak ve
yaratıcılığı güçlendirmek için faydalanılması gereken bir değer haline dönüştü.
Tüketiciler üzerinde güçlü bir etki
bırakmak isteyen, onların dikkatlerini çekerek, ilgilerini toplamak ve
tercihlerini şekillendirmek isteyen markalar, zaman zaman korku duygusundan da
yararlanmaktadırlar. Reklamveren olarak markalar, iletişimlerini reklamcılarla
birlikte kurgularken buldukları yaratıcı fikri korku çekiciliğiyle bezeli bir
şekilde kullanarak etkiyi artırma yoluna gitmektedirler.
Bu çalışma markaların korku çekiciliği
kullanımı üzerine odaklanmaktadır. Özellikle markaların reklamlarda kullandıkları
korku çekiciliği üzerinden konunun ele alındığı bu çalışmada, evreni temsilen
oluşturulan bir fokus gruba izletilen korku içerikli reklam filmleri üzerinden
korku çekiliğinin kullanımı deneklerin bakış açısı ortaya konmaya
çalışılmaktadır. Deneklere öncelikle reklam hakkında genel sorular sorulmuş
ardından izletilen reklam filmlerinden sonra reklamlarda korku çekiciliğine
yönelik sorulara verilen cevaplar kaydedilmiştir. Elde edilen veriler Nvivo 11
programı aracılığıyla analiz edilerek deneklerin reklama ve reklamda korku
çekiciliğine yönelik düşünceleri tartışılmıştır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 10 Aralık 2018 |
Gönderilme Tarihi | 2 Ağustos 2018 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2018 Sayı: 15 |