Rapid urbanisation, land cover change and increasing frequency of natural disaster put significant pressure on quantity, quality and availability of freshwater resources.. Urban population has been increasing in Turkey and parallel to this growth water demand is rising as well. However, negative impacts of land use and climatic changes resulted with water stress even water scarcity for some regions of the country. This study focuses on spatial and temporal evaluation of domestic water supply and water usage patterns of Turkey for the last 25 years. National and municipal domestic water statistics were obtained from TSI and evaluated with a geographical perspective. Water withdrawn has been increasing in Turkey; dams, wells and springs are the main water supply resources. Recently, water withdrawal rate from rivers are increasing. The dependence on surface waters for domestic use tends to increase, especially in metropolitan areas. Considering the fragility of dams in terms of changing rainfall patterns and increased evaporation with climate change, lots of risk might arise in the future regarding water security. To maintain water and other water-related services, municipalities should adopt water-use efficiency approaches.
Hızlı kentleşme, arazi örtüsü değişimi ve doğal afetlerdeki artış tatlı su kaynaklarının miktarı, kalitesi ve erişilebilirliği üzerinde önemli bir baskı oluşturur. Türkiye'de kentsel nüfus artışına paralel olarak su talebi de artmaktadır. Ancak, arazi kullanımının ve iklim değişikliklerinin olumsuz etkileri, ülkenin bazı bölgelerinde su sıkıntısı hatta su kıtlığı ile sonuçlanmıştır. Bu çalışma, Türkiye'nin son 25 yıldır evsel su temini ve su kullanım örüntülerinin mekânsal ve zamansal değerlendirmesine odaklanmaktadır. Ulusal evsel su istatistikleri ve belediye su istatistikleri TÜİK'ten alındı ve coğrafi perspektifle değerlendirildi. Türkiye'de çekilen su miktarı artmakta; baraj, kuyu ve pınarlar ana su sağlama kaynaklarını oluşturmaktadır. Son yıllarda nehirlerden su çekilme oranı artmaktadır. Evsel kullanım için yüzey sularına bağımlılık, özellikle metropol alanlarda artma eğilimindedir. Barajların iklim değişikliği ile birlikte değişen yağış desenleri ve artan buharlaşma bakımından kırılganlığı düşünüldüğünde, gelecekte su güvenliği açısından pek çok risk ortaya çıkabilir. Su ve diğer suyla ilgili hizmetleri sürdürmek için, belediyeler su kullanım verimliliği yaklaşımlarını benimsemelidir.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Beşeri Coğrafya |
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 29 Nisan 2021 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2021 |