Sera gazları, yeryüzü sıcaklığı üzerinde doğrudan etkisi olan ve yoğunluğu aşırı arttığında küresel ısınmaya yol açan atmosfer bileşenleridir. Artan enerji ihtiyacı ve beraberinde getirdiği küresel ısınma hem gelişmiş hem de gelişmekte olan ülkelerin ortak sorunu haline gelmiştir. Bu nedenle, küresel ısınmanın kontrol altına alınmasında yenilenebilir enerji kaynakları kullanımının, karbondioksit (CO2) emisyonu üzerindeki etkisinin araştırılması önemli bir araştırma konusudur.
Ülkelerin CO2 emisyonları dikkate alındığında, Amerika Birleşik Devletleri (ABD) ilk sıralarda yer almaktadır. Bu duruma ek olarak hem enerji verilerine erişilebilirlik hem de kullanılan enerji değişkenlerinin yüksek frekansa sahip olması nedeniyle analiz için ABD tercih edilmiştir. Dalgacık uyumu (wavelet coherence) yöntemlerinden birisi olan Morlet dalgacık uyumu modelinin kullanıldığı çalışmada, 1989:1-2017:8 dönemi dikkate alınmıştır. ABD’nin biyoyakıt tüketimi, toplam biyokütle enerji tüketimi, odun enerji tüketimi, hidroelektrik enerji tüketimi, sanayi üretim endeksi, toplam fosil yakıt tüketimi, nükleer enerji tüketimi ve toplam enerji ile ilişkili karbon dioksit emisyonu değişken olarak modele dahil edilmiştir. Analiz neticesinde; biyoyakıt ve toplam biyokütle enerji kullanımı ile CO2 emisyonu arasındaki ilişkinin negatif korelasyona sahip olduğu faz aralıkları belirlenmiştir. Böylece, yenilenebilir enerji kaynağı kullanımının CO2 emisyonuna öncülük ederek, emisyonu azalttığı dönemlerin olduğu sonucuna ulaşılmıştır.
Çevre Kirliliği CO2 Emisyonları Dalgacık Uyumu Enerji Tüketimi
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 31 Aralık 2019 |
Gönderilme Tarihi | 15 Ekim 2018 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2019 Cilt: 19 Sayı: 4 |
Bu eser Creative Commons Atıf-GayriTicari 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.